Sözcü muharriri Ege Cansen, bugünkü yazısında “Hepsiburada’nın bedeli 4 milyar dolar başlıklı yazısında Hepsiburada’nın kurucusu Hanzade Doğan Boyner’in muvaffakiyetini okuyucularına aktardı.
Hepsiburada’nın piyasa pahasının 4 milyar dolara yükseldiğini aktaran Cansen, “Rivayete göre (İşit de inanma) 917 milyon dolara satılan Doğan Medya’nın bedelini, fersah fersah geçmiş” dedi.
Hanzade Doğan Boyner, yeterli eğitim gördüğünü, New York’ta borsa işlerinde çalıştığını ve Columbia Üniversitesi’nden işletme yüksek lisansı aldığını kaydeden Cansen, “Onu ve çalışma arkadaşlarını bu başarılarından dolayı gönülden kutlarım. Basında yer alan bilgilere nazaran Amerikan Franklin Templeton Fonu “Hepsiburada”ya %25 ortakmış.
2018’de emekli olan bu fonun kurucularından MİT’den doktoralı Alman asıllı Amerikalı Mark Mobius ile yıllar evvel tanışmıştım. Dr. Mobius, Türk firmalarına yatırım yapmaktan ürkmeyen ve Türkiye iktisadına güvenen bir finansçıydı. örneğin THY’den önemli bir hisse almıştı. İsabetli yatırımları da oldu, isabetsizleri de. Candan konuşan mütevazı, güzel bir insandı. Templeton, Hepsiburada’ya ortak olmasaydı, ABD’de bu muvaffakiyet yakalanamazdı sanıyorum” tabirlerini kullandı.
Cansen şunları yazdı:
“Hepsiburada üzere bir firmanın 4 milyar dolarlık piyasa kıymetine ulaşması harikulade bir şeydir. Kıyas olsun diye birkaç örnek vereyim. Otosan 7; Koç Holding 5.6, BİM 4.4; Akbank 3.2, Şişecam 2,8, İş Bankası (C) 2,6, Arçelik 2,5, Sabancı Holding 2 2 milyar dolar “piyasa değeri”ne sahiptir.
Sabancı Holding 2.2 milyar dolar piyasa kıymetine sahiptir. Hepsiburada New York’taki “Nasdaq” teknoloji firmaları borsasında birinci sefer halka açılmıştır.
(IPO). Başka bir “yerli” firmamız olan Turkcell 2001’de New York Borsası’nda (NYSE) “piyasa değeri” 8.3 milyar dolardan halka açılmıştı. Yalnızca 8 ay daha sonra Turkcell’in bu kıymeti 0.8 milyar dolara düşmüş, bilahare kısmen
toparlanmış ve 31 Aralık 2007’de 24.3 milyar dolarla tepe yapmış, daha sonra tekrar inmiştir. Bugünkü piyasa bedeli 4.1 milyar dolardır. Yani “Hepsiburada” ile tıpkı seviyededir. İnanılması güç bir eşitlik.
PİYASA KIYMETİ (MARKET CAP)
Her firma bir bilançodur. Varlıklarından (assets) yükümlülükleri (liabilities) düşülürse geriye firmanın “net ederi” (net worth) kalır. Buna “defter değeri” denir. “Market capitilization” yalnızca borsada süreç nazarann firmalar için geçerli, bir bakıma “sanal” bir kavramdır. Pay adedi, ünite pay fiyatıyla çarpılarak bulunur. Defter pahası “tarihi kayıtlar” üzerinden hesaplandığı için, kural olarak “piyasa değeri”nden düşüktür.
“Capitalization” firmanın gelecekte elde edeceği yıllık kârından (earnings) kalkarak, bunu getirecek “kapitali” hesaplamak demektir. Bu “yediği yeme kıyasen verdiği süte bakıp, ineğin fiyatını bulmaya” emsal. İşin temeli budur. Ancak bu stil bir “market cap” hesaplama tekniği günümüzde pek geçerli değil. Firmaların piyasa bedeli “spekülasyon” yani ileride “hisse fiyatı” (kârına nazaran değil) kaça çıkar savına bakılırsa oluşmaktadır. “Bir ölçek minare gölgesi, bir ölçek davul tozu”ndan imal edilmiş “sıfır getirili” öncü bir “kripto para”nın piyasadaki toplam kıymeti 650 milyar dolara ulaşmışsa, zarardaki bir firmanın 4 milyar dolar etmesi kimseyi şaşırtmasın.
Son kelam: Beklentiyi yöneten, parsayı kapar.”
Odatv.com
Hepsiburada’nın piyasa pahasının 4 milyar dolara yükseldiğini aktaran Cansen, “Rivayete göre (İşit de inanma) 917 milyon dolara satılan Doğan Medya’nın bedelini, fersah fersah geçmiş” dedi.
Hanzade Doğan Boyner, yeterli eğitim gördüğünü, New York’ta borsa işlerinde çalıştığını ve Columbia Üniversitesi’nden işletme yüksek lisansı aldığını kaydeden Cansen, “Onu ve çalışma arkadaşlarını bu başarılarından dolayı gönülden kutlarım. Basında yer alan bilgilere nazaran Amerikan Franklin Templeton Fonu “Hepsiburada”ya %25 ortakmış.
2018’de emekli olan bu fonun kurucularından MİT’den doktoralı Alman asıllı Amerikalı Mark Mobius ile yıllar evvel tanışmıştım. Dr. Mobius, Türk firmalarına yatırım yapmaktan ürkmeyen ve Türkiye iktisadına güvenen bir finansçıydı. örneğin THY’den önemli bir hisse almıştı. İsabetli yatırımları da oldu, isabetsizleri de. Candan konuşan mütevazı, güzel bir insandı. Templeton, Hepsiburada’ya ortak olmasaydı, ABD’de bu muvaffakiyet yakalanamazdı sanıyorum” tabirlerini kullandı.
Cansen şunları yazdı:
“Hepsiburada üzere bir firmanın 4 milyar dolarlık piyasa kıymetine ulaşması harikulade bir şeydir. Kıyas olsun diye birkaç örnek vereyim. Otosan 7; Koç Holding 5.6, BİM 4.4; Akbank 3.2, Şişecam 2,8, İş Bankası (C) 2,6, Arçelik 2,5, Sabancı Holding 2 2 milyar dolar “piyasa değeri”ne sahiptir.
Sabancı Holding 2.2 milyar dolar piyasa kıymetine sahiptir. Hepsiburada New York’taki “Nasdaq” teknoloji firmaları borsasında birinci sefer halka açılmıştır.
(IPO). Başka bir “yerli” firmamız olan Turkcell 2001’de New York Borsası’nda (NYSE) “piyasa değeri” 8.3 milyar dolardan halka açılmıştı. Yalnızca 8 ay daha sonra Turkcell’in bu kıymeti 0.8 milyar dolara düşmüş, bilahare kısmen
toparlanmış ve 31 Aralık 2007’de 24.3 milyar dolarla tepe yapmış, daha sonra tekrar inmiştir. Bugünkü piyasa bedeli 4.1 milyar dolardır. Yani “Hepsiburada” ile tıpkı seviyededir. İnanılması güç bir eşitlik.
PİYASA KIYMETİ (MARKET CAP)
Her firma bir bilançodur. Varlıklarından (assets) yükümlülükleri (liabilities) düşülürse geriye firmanın “net ederi” (net worth) kalır. Buna “defter değeri” denir. “Market capitilization” yalnızca borsada süreç nazarann firmalar için geçerli, bir bakıma “sanal” bir kavramdır. Pay adedi, ünite pay fiyatıyla çarpılarak bulunur. Defter pahası “tarihi kayıtlar” üzerinden hesaplandığı için, kural olarak “piyasa değeri”nden düşüktür.
“Capitalization” firmanın gelecekte elde edeceği yıllık kârından (earnings) kalkarak, bunu getirecek “kapitali” hesaplamak demektir. Bu “yediği yeme kıyasen verdiği süte bakıp, ineğin fiyatını bulmaya” emsal. İşin temeli budur. Ancak bu stil bir “market cap” hesaplama tekniği günümüzde pek geçerli değil. Firmaların piyasa bedeli “spekülasyon” yani ileride “hisse fiyatı” (kârına nazaran değil) kaça çıkar savına bakılırsa oluşmaktadır. “Bir ölçek minare gölgesi, bir ölçek davul tozu”ndan imal edilmiş “sıfır getirili” öncü bir “kripto para”nın piyasadaki toplam kıymeti 650 milyar dolara ulaşmışsa, zarardaki bir firmanın 4 milyar dolar etmesi kimseyi şaşırtmasın.
Son kelam: Beklentiyi yöneten, parsayı kapar.”
Odatv.com