semaver
Active member
Koronavirüs pandemisi yeni varyantlarla tesirini sürdürmeye devam ediyor. Omicron‘un tüm dünyada baskın hale gelmesi ve şu ana kadar çıkan varyantların hepsinden epey daha süratli bulaşması, maske kullanmasını daha da kıymetli hale getiriyor. Bilhassa kapalı alanlarda maske kullanması büyük değer taşıyor.
Uzmanlar, kapalı alanlarda bırakın maskesiz olmayı çift cerrahi maske ya da N95 takılması gerektiğinin altını bilhassa çiziyor.
Son olarak dünya genelinde tesirli olan Omicron varyantı, insanları yeni tedbirler almaya zorluyor. Bu tedbirlerden biri de Güney Kore‘de yaşandı.
GÜNEY KORE’DEN ‘GÜVENLİ YEMEK’ MASKESİ
Dışarıda Yemek yerken yahut bir şeyler içerken ise maskemizi çıkarmak zorunda kalıyoruz. Güney Kore’de yemek yerken maske çıkarma konusuna enteresan bir tahlil geldi.
Hürriyet’te yer alan habere nazaran; yemek yerken ağız açıkta olsa da en azından burnun kapalı kalması düşünülerek tasarlanan ‘burun maskeleri’ ülkede satışa çıktı. Yalnızca burnu kapatan ve yeme-içme sırasında takılmaya devam edebilen anti-virüs maskesi, kısa müddette gündeme oturdu.
Korece burun ve maske sözlerinin birleşiminden oluşan ‘kosk’ ismi verilen bu değişik maskeler, dışarıda yemek yerken yahut bir şeyler içerken çıkarmak zorunda olduğumuz olağan maskelerin altına takmak üzere tasarlandı.
Yani evvel burun maskesini, akabinde olağan maskenizi takıyorsunuz. Yemek yerken maskenizi çıkardığınızda burnunuz açılmamış oluyor.
‘MASKEYİ BURNUN ALTINA İNDİRMEKTEN FARKSIZ!’
Toplumsal medyada en epey konuşulanlardan biri olan burun maskeleri kullanıcılar tarafınca binlerce tenkit aldı. Birfazlaca insan bu maskeleri gereksiz ve aptalca bulduğunu söylemiş oldu, “Maskesini burnunun altına takan insanlardan farksız” benzetmesi yapıldı.
Kimi kullanıcılar ise burun maskesinin hiç yoktan yeterli olduğunu, ağız açık olsa da en azından burnun kapalı olmasının virüs kapma riskini azaltabileceğini savundu.
Deakin Üniversitesi’nin Avustralya’daki Sıhhatte Dönüşüm Enstitüsü’nde epidemiyoloji lideri olan Profesör Catherine Bennett, burnu kapatan maskelerin “garip bir fikir” olduğunu söylemiş oldu, “bir daha de hiç yoktan uygundur. Muhtemelen küçük bir fark yaratır” dedi.
Birtakım araştırmalar, koronavirüsün bedene girmesi için burnun en kolay yol olduğunu öne sürüyor. Bu sebeple sanki Burun Maskesi takmak göründüğü kadar saçma olmayabilir mi?
Ağız açıkken burnun kapalı olmasının hiç bir manası yok mu yoksa bu maskeleri kullanmak hiç yoktan yeterli midir?
‘GERÇEKTEN ÇOK KOMİK’
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Bülent, “Damlacıklar bilhassa ağızdan çıkar. Solunumumuzun büyük bir kısmını burun aracılığı ile yaparız ancak burnun kapalı olduğu durumlarda ağzımızdan da nefes alıp veririz ve damlacıklar ağızdan da girebilir. Bu niçinle bizler Covid-19’dan korunmak için maske kullanırken hem ağız tıpkı vakitte burnumuzu kapatıyoruz. Yani virüs yalnızca burundan bulaşmaz. Bu sebeple yalnızca burnun kapalı olması korunmak için kâfi değildir. Yemek yerken ağız açık, burun kapalı olmasının hiç bir manası yok” değerlendirmesinde bulundu.
‘HİÇ YOKTAN GÜZELDİR DİYE DÜŞÜNÜYORUM’
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Fatma Nurhayat Saydam da burun maskelerinin hiç yoktan yeterli olduğunu düşünüyor. Saydam, “Ağız ve burnun her ikisi de sekresyon saçılması, enfeksiyon bulaşı açısından riskli. O yüzden ben ‘hiç yoktan iyidir’ tarafında olacağım. niye olmasın? Aslında problem yemek yerken ağzın açık olması değil, maske yokken konuşmak. Burada damlacıkların yayılmasının asıl niçini maskesiz konuşmak oluyor. Bilhassa ses ne kadar yüksekse, yani ne kadar bağırarak konuşulursa virüs o kadar uzağa saçılıyor” diye konuştu.
‘PRATİKTE GÜZEL SONUÇ VERMEYECEKTİR’
Burun maskelerinin kullanmasının pek de yaygın hale gelemeyeceğini düşünen KTÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Kısmı Lideri Prof. Dr. Faruk Aydın da “Burun maskelerini”, “Bu maske tipinin fazlaca efektif olabileceğini düşünmüyorum; daima kullanılması fazlaca badire yaratabilir, nefes alma kuvvetliğü yaratacaktır. Yalnızca yemekler esnasında kullanılması o ortamda bulunabilecek ve bulaşabilecek burun mukoza hücrelerine afinitesi olan virüsler için bir ölçü önleyici işlevi olabilecekse de ağız yoluyla oro-naso farinkse (ağız ve burnun yutak kısmında birleştikleri yer) ulaşan virüsler enfeksiyonu başlatabilirler.Normal maskeyi başarılı kullandırmadığımız gerçeğinden hareketle kullanmasının yaygınlaştırılması sıkıntı görünüyor. Deher neysel sonuçları uygun olsa dahi pratikte birebir randımanı vermeyecektir” kelamları ile kıymetlendirdi.
Tenkit oklarının gayesi olan burun maskesinin satışa sunulduğu Güney Kore’de koronavirüs olayları, Omicron varyantının yayılmasıyla 2 Ocak’ta birinci defa 20.000’i aştı. 3 Ocak 2022’de ise Güney Kore’de 22.907 yeni hadise sayısı ile rekor kırıldı.aynı vakitte, Güney Kore’de pandeminin başından bu yana 6.812 vefat gerçekleşti. Bu sayı bir epey ülkeye kıyasla nispeten daha düşük sayılıyor.
Uzmanlar, kapalı alanlarda bırakın maskesiz olmayı çift cerrahi maske ya da N95 takılması gerektiğinin altını bilhassa çiziyor.
Son olarak dünya genelinde tesirli olan Omicron varyantı, insanları yeni tedbirler almaya zorluyor. Bu tedbirlerden biri de Güney Kore‘de yaşandı.
GÜNEY KORE’DEN ‘GÜVENLİ YEMEK’ MASKESİ
Dışarıda Yemek yerken yahut bir şeyler içerken ise maskemizi çıkarmak zorunda kalıyoruz. Güney Kore’de yemek yerken maske çıkarma konusuna enteresan bir tahlil geldi.
Hürriyet’te yer alan habere nazaran; yemek yerken ağız açıkta olsa da en azından burnun kapalı kalması düşünülerek tasarlanan ‘burun maskeleri’ ülkede satışa çıktı. Yalnızca burnu kapatan ve yeme-içme sırasında takılmaya devam edebilen anti-virüs maskesi, kısa müddette gündeme oturdu.
Korece burun ve maske sözlerinin birleşiminden oluşan ‘kosk’ ismi verilen bu değişik maskeler, dışarıda yemek yerken yahut bir şeyler içerken çıkarmak zorunda olduğumuz olağan maskelerin altına takmak üzere tasarlandı.
Yani evvel burun maskesini, akabinde olağan maskenizi takıyorsunuz. Yemek yerken maskenizi çıkardığınızda burnunuz açılmamış oluyor.
‘MASKEYİ BURNUN ALTINA İNDİRMEKTEN FARKSIZ!’
Toplumsal medyada en epey konuşulanlardan biri olan burun maskeleri kullanıcılar tarafınca binlerce tenkit aldı. Birfazlaca insan bu maskeleri gereksiz ve aptalca bulduğunu söylemiş oldu, “Maskesini burnunun altına takan insanlardan farksız” benzetmesi yapıldı.
Kimi kullanıcılar ise burun maskesinin hiç yoktan yeterli olduğunu, ağız açık olsa da en azından burnun kapalı olmasının virüs kapma riskini azaltabileceğini savundu.
Deakin Üniversitesi’nin Avustralya’daki Sıhhatte Dönüşüm Enstitüsü’nde epidemiyoloji lideri olan Profesör Catherine Bennett, burnu kapatan maskelerin “garip bir fikir” olduğunu söylemiş oldu, “bir daha de hiç yoktan uygundur. Muhtemelen küçük bir fark yaratır” dedi.
Birtakım araştırmalar, koronavirüsün bedene girmesi için burnun en kolay yol olduğunu öne sürüyor. Bu sebeple sanki Burun Maskesi takmak göründüğü kadar saçma olmayabilir mi?
Ağız açıkken burnun kapalı olmasının hiç bir manası yok mu yoksa bu maskeleri kullanmak hiç yoktan yeterli midir?
‘GERÇEKTEN ÇOK KOMİK’
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Bülent, “Damlacıklar bilhassa ağızdan çıkar. Solunumumuzun büyük bir kısmını burun aracılığı ile yaparız ancak burnun kapalı olduğu durumlarda ağzımızdan da nefes alıp veririz ve damlacıklar ağızdan da girebilir. Bu niçinle bizler Covid-19’dan korunmak için maske kullanırken hem ağız tıpkı vakitte burnumuzu kapatıyoruz. Yani virüs yalnızca burundan bulaşmaz. Bu sebeple yalnızca burnun kapalı olması korunmak için kâfi değildir. Yemek yerken ağız açık, burun kapalı olmasının hiç bir manası yok” değerlendirmesinde bulundu.
‘HİÇ YOKTAN GÜZELDİR DİYE DÜŞÜNÜYORUM’
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Fatma Nurhayat Saydam da burun maskelerinin hiç yoktan yeterli olduğunu düşünüyor. Saydam, “Ağız ve burnun her ikisi de sekresyon saçılması, enfeksiyon bulaşı açısından riskli. O yüzden ben ‘hiç yoktan iyidir’ tarafında olacağım. niye olmasın? Aslında problem yemek yerken ağzın açık olması değil, maske yokken konuşmak. Burada damlacıkların yayılmasının asıl niçini maskesiz konuşmak oluyor. Bilhassa ses ne kadar yüksekse, yani ne kadar bağırarak konuşulursa virüs o kadar uzağa saçılıyor” diye konuştu.
‘PRATİKTE GÜZEL SONUÇ VERMEYECEKTİR’
Burun maskelerinin kullanmasının pek de yaygın hale gelemeyeceğini düşünen KTÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Kısmı Lideri Prof. Dr. Faruk Aydın da “Burun maskelerini”, “Bu maske tipinin fazlaca efektif olabileceğini düşünmüyorum; daima kullanılması fazlaca badire yaratabilir, nefes alma kuvvetliğü yaratacaktır. Yalnızca yemekler esnasında kullanılması o ortamda bulunabilecek ve bulaşabilecek burun mukoza hücrelerine afinitesi olan virüsler için bir ölçü önleyici işlevi olabilecekse de ağız yoluyla oro-naso farinkse (ağız ve burnun yutak kısmında birleştikleri yer) ulaşan virüsler enfeksiyonu başlatabilirler.Normal maskeyi başarılı kullandırmadığımız gerçeğinden hareketle kullanmasının yaygınlaştırılması sıkıntı görünüyor. Deher neysel sonuçları uygun olsa dahi pratikte birebir randımanı vermeyecektir” kelamları ile kıymetlendirdi.
Tenkit oklarının gayesi olan burun maskesinin satışa sunulduğu Güney Kore’de koronavirüs olayları, Omicron varyantının yayılmasıyla 2 Ocak’ta birinci defa 20.000’i aştı. 3 Ocak 2022’de ise Güney Kore’de 22.907 yeni hadise sayısı ile rekor kırıldı.aynı vakitte, Güney Kore’de pandeminin başından bu yana 6.812 vefat gerçekleşti. Bu sayı bir epey ülkeye kıyasla nispeten daha düşük sayılıyor.