semaver
Active member
Yağmaya hazırlık: Kıyılar ile halkın ortasına set Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı‘nın kıyılarla ilgili yönetmelik değişikliği, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Bakanlık, kıyıların kullanması konusunda yeni istisnalar getirdi. Buna nazaran kıyı çizgisinin bir daha belirleneceği haller için yeni istisnalar tanımlandı, kıyılarda özel yapıların önü açıldı.
BirGün’den Hüseyin Şimşek’in haberine göre, çevreyi talan eden ve halktan alarak özel kuruluşlara peşkeş çeken AKP, daha evvel sekiz kere değiştirdiği “Kıyı kenar çizgisi onayı ve ilanını belirleyen Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin dokuzuncu maddesi”ni dokuzuncu defa değiştirdi. Tüm vatandaşların özgürce yararlandığı kıyıları özelleştirme adımı olarak bedellendirilen değişiklik kapsamında, kıyı çizgilerinin bir daha belirlenmesi için getirilen üç istisna alan şöyle tanımlandı:
Meskun olmayan ve çabucak hemen tapu iptal davası açılmamış hazine taşınmazlarının bulunduğu kıyı alanlar
Turizm işletmesi dokümanı almış kimi yapıların bulunduğu kıyı alanları
Mevcut kıyı çizgilerine yapılan itirazların teknik raporla yeni bir kıyı çizgisi tespiti yapılan kıyılar.
SALDA DA TEHLİKE ALTINDA
İktidarın yönetmelik değişikliği ile kıyıları özel dala peşkeş çekeceğinin altını çizen CHP Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, düzenlemeye reaksiyon gösterdi. CHP’li Budak, dedi.
KANUNA TERS
Mevcut yasal düzenlemelere bakılırsa, kıyı şeridinde yapılacak yapıların kıyı kenar çizgisine en çok 50 metre yakında olabileceğini anımsatan Budak, şunları söylemiş oldu:
“Yapı yaklaşma uzaklığı içerisinde kalan alanlar uygulama imar planı ile gezinti alanları, dinlenme yahut rekreatif alanlar ya da yaya yolları olarak düzenlenmek zorunda. Yeni yönetmelik, kimi hazine taşınmazlarının bulunduğu kıyıları, turizm işletmesi dokümanı almış kimi yapıların bulunduğu kıyı alanlarını ve mevcut kıyı çizgilerine yapılan itirazların teknik raporla yeni bir kıyı çizgisi tespiti yapılan kıyıları kapsıyor. Tarifi son derece muğlak bu alanların kıyı kenar çizgileri valiliklerin takdiri ile bir daha belirlenecek. Yani, kıyı kenar çizgileri siparişe nazaran bir daha çizdirilecek. Kanuna ters bu yönetmelik, kesinlikle geri çekilmeli.”
KIYILAR AKP’NİN AMACINDA
Çabucak her alanda özel kesimi teşvik edici adımlar atan, yurttaşların kullanım alanlarını daraltan ve şirketlere peşkeş kararlarına imza atan AKP, son devirde kıyılara da darbe niteliğinde düzenlemelere imza attı.
O düzenlemelerden kimileri şu biçimde:
Ocak ayında kabul edilen torba kanun teklifi ile kıyılar, 49 yıllığına özel şirketlere devredildi. Düzenleme kapsamında, birtakım limanların işletme hakkı verilmesi, dönemi yoluyla özelleştirilmesi sonucunda imzalanan 49 yıldan az müddetle mukavele mühletleri, hakkın başlamasından itibaren 49 yıla uzatıldı. Bu limanlar içinde, Katar’lılar başta olmak üzere hayli sayıda yabancı kuruluşun işlettiği limanlar da yer aldı.
Geçen yıl yürürlüğe giren torba kanun teklifi ile de kıyı şeritlerinde belediyenin yetkileri alındı. Lokal seçimler öncesi MUÇEV’e tahsis edilen ve halkın fiyatsız olarak yararlanamadığı kıyı şeritleri, külliyen belediyelerin elinden alındı. Mahallî idarelerin mülkiyetindeki değerli kıyı şeritleri, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na ve Etraf ve Şehircilik Bakanlığı’na devredildi. Bakanlık, bu alanları, turizm temelli olarak yararlanmaları için MUÇEV üzere vakıflara ya da özel işletmelere devredebilme hakkına kavuştu.
TBMM’de kabul edilen bir diğer torba kanun teklifi ile de Cumhurbaşkanı’nın sonucuyla belirlenen turizm bölgelerinde özel kuruluşlara yönelik KDV istisnası ve yeni teşvikler içeren düzenleme hayata geçti. Kıyılarda denetimsiz yapılaşmaya karşın şirketlere fazlaca sayıda istisnalar tanındı ve yağmanın “önü açıldı.”
HALKA KAPATIYORLAR
Yönetmelik değişikliğini pahalandıran TMMOB İstanbul Vilayet Uyum Şurası Sekreteri Etraf Mühendisi Cevahir Efe Akçelik, kıyıların halka kapatılarak özel mülke dönüştürülme tehlikesine dikkat çekti. Akçelik şu tabirleri kullandı:
“AKP iktidarında 9.kez değişikliği uğrayan Kıyı Kanunu’ndaki bu değişiklik ile ilgili alanların kıyı özelliği taşıyıp taşımadığının teknik raporlarla belirleneceği tabir ediliyor. Bu raporların hangi liyakat sahibi uzmanlar tarafınca hangi teknik kriterlerle belirleneceği ise muamma. Siyasi ve sermaye baskısı kararı kıyıların halka kapatılması ve özel mülke dönüştürülmesi tehlikesi var. Bu değişiklik ile Kıyı Kanunu’nun 5.maddesi ‘Kıyılar, her insanın eşit ve özgür olarak yararlanmasına açıktır, Kıyı ve kıyı şeritlerinden yararlanmada evvela kamu faydası gözetilir’ bir daha birebir Kanunun 9. hususu ile aşılmaya çalışılıyor.”
YÖNETMELİKLE YAPILAŞMANIN ÖNÜ AÇILDI
TMMOB Kent Plancıları Odası İdare Heyeti Lideri Gencay Serter yönetmelik değişikliğiyle bir arada kıyı kenar çizgilerinin değiştirilmesinin önünün açıldığına dikkat çekti. Serter şu sözleri kullandı:
“Bugüne kadar turizm tesisleri ile ilgili olarak kıyı kanununa terslik manasında birfazlaca kanun ve yönetmeliğe ters tesisin yapılaşmaya açıldığı bilinmektedir. Eklenen bu yönetmelik unsuru ile birfazlaca adapsız kanun ve yönetmeliğe tersliği olan turizm tesisinin yasal hale getirilmesine imkan sağlanacaktır. İkinci bir konu ise çabucak hemen yapılaşmanın mevcut olmadığı alanların bu yönetmelik değişikliğine dahil edilmesidir. Bu unsur ile kamu mülklerinin bulunduğu pek fazlaca kıyı bölgesinde itirazlar yoluyla kıyı kenar çizgisinin yenilenmesinin önü açılmaktadır. Tüm kamunun mülkü ve tasarrufu altında bulunması gereken kıyı alanlarında yapılan bu düzenleme ile itirazların yolu açılacak bu itirazlarda kıyı bölgelerinde birfazlaca plan değişikliğinin önü açılacaktır. En nihayetinde eklenen bu yönetmelik unsuru ile biroldukça kıyı alanımızda yeni yapılaşmaların önü açılacaktır.”
BirGün’den Hüseyin Şimşek’in haberine göre, çevreyi talan eden ve halktan alarak özel kuruluşlara peşkeş çeken AKP, daha evvel sekiz kere değiştirdiği “Kıyı kenar çizgisi onayı ve ilanını belirleyen Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin dokuzuncu maddesi”ni dokuzuncu defa değiştirdi. Tüm vatandaşların özgürce yararlandığı kıyıları özelleştirme adımı olarak bedellendirilen değişiklik kapsamında, kıyı çizgilerinin bir daha belirlenmesi için getirilen üç istisna alan şöyle tanımlandı:
Meskun olmayan ve çabucak hemen tapu iptal davası açılmamış hazine taşınmazlarının bulunduğu kıyı alanlar
Turizm işletmesi dokümanı almış kimi yapıların bulunduğu kıyı alanları
Mevcut kıyı çizgilerine yapılan itirazların teknik raporla yeni bir kıyı çizgisi tespiti yapılan kıyılar.
SALDA DA TEHLİKE ALTINDA
İktidarın yönetmelik değişikliği ile kıyıları özel dala peşkeş çekeceğinin altını çizen CHP Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, düzenlemeye reaksiyon gösterdi. CHP’li Budak, dedi.
KANUNA TERS
Mevcut yasal düzenlemelere bakılırsa, kıyı şeridinde yapılacak yapıların kıyı kenar çizgisine en çok 50 metre yakında olabileceğini anımsatan Budak, şunları söylemiş oldu:
“Yapı yaklaşma uzaklığı içerisinde kalan alanlar uygulama imar planı ile gezinti alanları, dinlenme yahut rekreatif alanlar ya da yaya yolları olarak düzenlenmek zorunda. Yeni yönetmelik, kimi hazine taşınmazlarının bulunduğu kıyıları, turizm işletmesi dokümanı almış kimi yapıların bulunduğu kıyı alanlarını ve mevcut kıyı çizgilerine yapılan itirazların teknik raporla yeni bir kıyı çizgisi tespiti yapılan kıyıları kapsıyor. Tarifi son derece muğlak bu alanların kıyı kenar çizgileri valiliklerin takdiri ile bir daha belirlenecek. Yani, kıyı kenar çizgileri siparişe nazaran bir daha çizdirilecek. Kanuna ters bu yönetmelik, kesinlikle geri çekilmeli.”
KIYILAR AKP’NİN AMACINDA
Çabucak her alanda özel kesimi teşvik edici adımlar atan, yurttaşların kullanım alanlarını daraltan ve şirketlere peşkeş kararlarına imza atan AKP, son devirde kıyılara da darbe niteliğinde düzenlemelere imza attı.
O düzenlemelerden kimileri şu biçimde:
Ocak ayında kabul edilen torba kanun teklifi ile kıyılar, 49 yıllığına özel şirketlere devredildi. Düzenleme kapsamında, birtakım limanların işletme hakkı verilmesi, dönemi yoluyla özelleştirilmesi sonucunda imzalanan 49 yıldan az müddetle mukavele mühletleri, hakkın başlamasından itibaren 49 yıla uzatıldı. Bu limanlar içinde, Katar’lılar başta olmak üzere hayli sayıda yabancı kuruluşun işlettiği limanlar da yer aldı.
Geçen yıl yürürlüğe giren torba kanun teklifi ile de kıyı şeritlerinde belediyenin yetkileri alındı. Lokal seçimler öncesi MUÇEV’e tahsis edilen ve halkın fiyatsız olarak yararlanamadığı kıyı şeritleri, külliyen belediyelerin elinden alındı. Mahallî idarelerin mülkiyetindeki değerli kıyı şeritleri, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na ve Etraf ve Şehircilik Bakanlığı’na devredildi. Bakanlık, bu alanları, turizm temelli olarak yararlanmaları için MUÇEV üzere vakıflara ya da özel işletmelere devredebilme hakkına kavuştu.
TBMM’de kabul edilen bir diğer torba kanun teklifi ile de Cumhurbaşkanı’nın sonucuyla belirlenen turizm bölgelerinde özel kuruluşlara yönelik KDV istisnası ve yeni teşvikler içeren düzenleme hayata geçti. Kıyılarda denetimsiz yapılaşmaya karşın şirketlere fazlaca sayıda istisnalar tanındı ve yağmanın “önü açıldı.”
HALKA KAPATIYORLAR
Yönetmelik değişikliğini pahalandıran TMMOB İstanbul Vilayet Uyum Şurası Sekreteri Etraf Mühendisi Cevahir Efe Akçelik, kıyıların halka kapatılarak özel mülke dönüştürülme tehlikesine dikkat çekti. Akçelik şu tabirleri kullandı:
“AKP iktidarında 9.kez değişikliği uğrayan Kıyı Kanunu’ndaki bu değişiklik ile ilgili alanların kıyı özelliği taşıyıp taşımadığının teknik raporlarla belirleneceği tabir ediliyor. Bu raporların hangi liyakat sahibi uzmanlar tarafınca hangi teknik kriterlerle belirleneceği ise muamma. Siyasi ve sermaye baskısı kararı kıyıların halka kapatılması ve özel mülke dönüştürülmesi tehlikesi var. Bu değişiklik ile Kıyı Kanunu’nun 5.maddesi ‘Kıyılar, her insanın eşit ve özgür olarak yararlanmasına açıktır, Kıyı ve kıyı şeritlerinden yararlanmada evvela kamu faydası gözetilir’ bir daha birebir Kanunun 9. hususu ile aşılmaya çalışılıyor.”
YÖNETMELİKLE YAPILAŞMANIN ÖNÜ AÇILDI
TMMOB Kent Plancıları Odası İdare Heyeti Lideri Gencay Serter yönetmelik değişikliğiyle bir arada kıyı kenar çizgilerinin değiştirilmesinin önünün açıldığına dikkat çekti. Serter şu sözleri kullandı:
“Bugüne kadar turizm tesisleri ile ilgili olarak kıyı kanununa terslik manasında birfazlaca kanun ve yönetmeliğe ters tesisin yapılaşmaya açıldığı bilinmektedir. Eklenen bu yönetmelik unsuru ile birfazlaca adapsız kanun ve yönetmeliğe tersliği olan turizm tesisinin yasal hale getirilmesine imkan sağlanacaktır. İkinci bir konu ise çabucak hemen yapılaşmanın mevcut olmadığı alanların bu yönetmelik değişikliğine dahil edilmesidir. Bu unsur ile kamu mülklerinin bulunduğu pek fazlaca kıyı bölgesinde itirazlar yoluyla kıyı kenar çizgisinin yenilenmesinin önü açılmaktadır. Tüm kamunun mülkü ve tasarrufu altında bulunması gereken kıyı alanlarında yapılan bu düzenleme ile itirazların yolu açılacak bu itirazlarda kıyı bölgelerinde birfazlaca plan değişikliğinin önü açılacaktır. En nihayetinde eklenen bu yönetmelik unsuru ile biroldukça kıyı alanımızda yeni yapılaşmaların önü açılacaktır.”