semaver
Active member
TÜİK’in deklare ettiğı datalar Meclis gündeminde CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) işsizlik bilgilerindeki şaibe savları üzerine Meclis Başkanlığı’na soru önergesi verdi.
“TÜİK’in dar tarifli işsizlik ve istihdam dataları gerçeği yansıtmaktan fersah fersah uzaktır.” diyen Sezgin Tanrıkulu, “Haziran Ayında yaşanan açılma ile bir arada vakte bağlı eksik istihdam sayısında bu azalma, yeni istihdam yaratılması ve dar tarifli işsizliğin düşmesi manası taşımamaktadır.” sözlerini kullandı.,
İŞKUR’da işsiz sayısının arttığına dikkat çeken Tanrıkulu, Meclis Araştırması açılması gerektiğini söylemiş oldu.
Sezgin Tanrıkulu’nun önergesi şöyleki:
“TÜİK datalarına nazaran Mayıs 2021 ve Haziran 2021 içindeki bir aylık devirde işsiz sayısı 823 bin kişi azalırken, istihdamın 602 bin arttığı söz edilmektedir. İstihdam artışının gerçek sebebinin yeni istihdam yaratılmasından daha fazlaca Pandemi ödeneklerinden yararlananların (kısa çalışma, nakdi fiyat desteği) bir kısmının Haziran 2021’de işlerine dönmeleri yahut tam çalışmaya başlamaları olduğu tabir edilirken, kayıtlı işsiz sayısı ve işsizlik ödeneği müracaatlarının artığı bir ortamda işsiz sayısının ‘azalması’ izaha muhtaçtır.
TÜİK’in son dört haftada etkin bir biçimde iş arayanları işsiz olarak kabul ettiği ve hizmet kesiminin açılması ardından turizmde yaşanan canlanmanın işgücü göstergelerine yansıması ile, vakte bağlı eksik istihdamın bu vakitte azaldığı ve bu durumun da işgücü datalarına olumlu yansıdığı; ötürüsıyla işsizlik ve istihdam bilgilerinde sert düşüş yaşanmadığı tabir edilmektedir. Bu durumda, TÜİK’in dar tarifli işsizlik ve istihdam bilgileri gerçeği yansıtmaktan fersah fersah uzaktır.
4 MİLYON 490 BİN KİŞİLİK FARK
Haziran 2021 Periyoduna ilişkin mevsim tesirinden arındırılmış geniş tarifli işsizlik (atıl işgücü) oranı TÜİK tarafınca yüzde 22,4 olarak açıklanırken, TÜİK’in bu oranına karşılık gelen mevsim tesirinden arındırılmış geniş tarifli işsiz sayısı ise DİSK-AR tarafınca 7 milyon 889 bin olarak hesaplanmış olup, mevsim tesirinden arındırılmış dar tarifli işsizlik oranı ile mevsim tesirinden arındırılmış geniş tarifli işsizlik oranı içinde 11,8 puanlık, mevsim tesirinden arındırılmış dar tarifli işsiz sayısı ile mevsim tesirinden arındırılmış geniş tarifli işsiz sayısı içinde ise 4 milyon 490 bin kişilik bir fark ortaya çıkmıştır.
TÜİK tarafınca açıklanan dar tarifli işsizlik ile istihdam dataları göz önüne alındığında, TÜİK, salgın devrinde uygulanan işten çıkarma yasağı, kısa çalışma ödeneği ve nakdi fiyat dayanağı üzere faktörleri hesaba katmaksızın dar tarifli işsizlik ve istihdam hesaplaması yapmaya devam etmektedir.
TÜİK’in Hükümet yanlısı bir biçimde işsizlik datalarını çarpıtıp, düşük göstermesi kamuoyunu nasıl yanılttığını açıkça ortaya koymaktadır.
Haziran Ayında yaşanan açılma ile bir arada vakte bağlı eksik istihdam sayısında bu azalma, yeni istihdam yaratılması ve dar tarifli işsizliğin düşmesi manası taşımamaktadır.
İŞKUR’DA İŞSİZ SAYISI ARTTI
Mayıs Ayında kısa çalışma ödeneği, nakdi fiyat dayanağı ve işsizlik ödeneğinden faydalananların sayısının 2 milyon 502 bin kişi iken, Haziran Ayında bu sayının 552 bin kişi azalarak 1 milyon 950 bin bireye düşmesi, 552 bin kişinin Pandemi ödeneği almayarak işbaşına dönmesi yahut tam vakitli çalışmaya başlaması manasına gelebilmekte, bu biçimdece istihdamdaki artışın ve işsizlikteki azalışın yeni yaratılan işlerden kaynaklanmadığı da göz önünde bulundurulmalıdır.
En vahim olan ise, İŞKUR’da işsiz sayısının artmasına karşın, TÜİK’te işsiz sayısının azalmasıdır. Son 1 yılda işten çıkarma yasağına karşın, 1 milyon 49 bin kişinin işsizlik ödeneğine başvurduğu İŞKUR dataları ile sabit olup, bir daha İŞKUR’da kayıtlı işsiz sayısının Mayıs Ayında 2 milyon 893 bin iken, Haziran Ayında 2 milyon 950 bin bireye yükseldiği göz arkası edilmemelidir. Kayıtlı bilgilerde etkin iş arama kanallarındaki işsiz sayısı artarken, TÜİK’e göre işsiz sayısının azalması büyük bir çelişki yaratmaktadır.
Son senelerda TÜİK’in işsizlik bilgileri azalırken, bu bilgilere dair ortaya çıkan şaibeler artmaktadır. Toplumu şeffaf, emniyetli bir biçimde bilgilendirmekten uzak hale gelen TÜİK, hesaplama biçimleri ile de tartışma yaratmaktadır.
Pandemi şartlarında işsizlik sigortası fonu ödeneklerinden yararlanmada ön şart aranmaması, işsizliğin alınacak tesirli ve daima önlemler ile önlenmesi maksadıyla Anayasanın 98’inci, TBMM İçtüzüğünün 104 ve 105. hususları uyarınca Meclis Araştırması açılmasını arz ve teklif ederiz.”
“TÜİK’in dar tarifli işsizlik ve istihdam dataları gerçeği yansıtmaktan fersah fersah uzaktır.” diyen Sezgin Tanrıkulu, “Haziran Ayında yaşanan açılma ile bir arada vakte bağlı eksik istihdam sayısında bu azalma, yeni istihdam yaratılması ve dar tarifli işsizliğin düşmesi manası taşımamaktadır.” sözlerini kullandı.,
İŞKUR’da işsiz sayısının arttığına dikkat çeken Tanrıkulu, Meclis Araştırması açılması gerektiğini söylemiş oldu.
Sezgin Tanrıkulu’nun önergesi şöyleki:
“TÜİK datalarına nazaran Mayıs 2021 ve Haziran 2021 içindeki bir aylık devirde işsiz sayısı 823 bin kişi azalırken, istihdamın 602 bin arttığı söz edilmektedir. İstihdam artışının gerçek sebebinin yeni istihdam yaratılmasından daha fazlaca Pandemi ödeneklerinden yararlananların (kısa çalışma, nakdi fiyat desteği) bir kısmının Haziran 2021’de işlerine dönmeleri yahut tam çalışmaya başlamaları olduğu tabir edilirken, kayıtlı işsiz sayısı ve işsizlik ödeneği müracaatlarının artığı bir ortamda işsiz sayısının ‘azalması’ izaha muhtaçtır.
TÜİK’in son dört haftada etkin bir biçimde iş arayanları işsiz olarak kabul ettiği ve hizmet kesiminin açılması ardından turizmde yaşanan canlanmanın işgücü göstergelerine yansıması ile, vakte bağlı eksik istihdamın bu vakitte azaldığı ve bu durumun da işgücü datalarına olumlu yansıdığı; ötürüsıyla işsizlik ve istihdam bilgilerinde sert düşüş yaşanmadığı tabir edilmektedir. Bu durumda, TÜİK’in dar tarifli işsizlik ve istihdam bilgileri gerçeği yansıtmaktan fersah fersah uzaktır.
4 MİLYON 490 BİN KİŞİLİK FARK
Haziran 2021 Periyoduna ilişkin mevsim tesirinden arındırılmış geniş tarifli işsizlik (atıl işgücü) oranı TÜİK tarafınca yüzde 22,4 olarak açıklanırken, TÜİK’in bu oranına karşılık gelen mevsim tesirinden arındırılmış geniş tarifli işsiz sayısı ise DİSK-AR tarafınca 7 milyon 889 bin olarak hesaplanmış olup, mevsim tesirinden arındırılmış dar tarifli işsizlik oranı ile mevsim tesirinden arındırılmış geniş tarifli işsizlik oranı içinde 11,8 puanlık, mevsim tesirinden arındırılmış dar tarifli işsiz sayısı ile mevsim tesirinden arındırılmış geniş tarifli işsiz sayısı içinde ise 4 milyon 490 bin kişilik bir fark ortaya çıkmıştır.
TÜİK tarafınca açıklanan dar tarifli işsizlik ile istihdam dataları göz önüne alındığında, TÜİK, salgın devrinde uygulanan işten çıkarma yasağı, kısa çalışma ödeneği ve nakdi fiyat dayanağı üzere faktörleri hesaba katmaksızın dar tarifli işsizlik ve istihdam hesaplaması yapmaya devam etmektedir.
TÜİK’in Hükümet yanlısı bir biçimde işsizlik datalarını çarpıtıp, düşük göstermesi kamuoyunu nasıl yanılttığını açıkça ortaya koymaktadır.
Haziran Ayında yaşanan açılma ile bir arada vakte bağlı eksik istihdam sayısında bu azalma, yeni istihdam yaratılması ve dar tarifli işsizliğin düşmesi manası taşımamaktadır.
İŞKUR’DA İŞSİZ SAYISI ARTTI
Mayıs Ayında kısa çalışma ödeneği, nakdi fiyat dayanağı ve işsizlik ödeneğinden faydalananların sayısının 2 milyon 502 bin kişi iken, Haziran Ayında bu sayının 552 bin kişi azalarak 1 milyon 950 bin bireye düşmesi, 552 bin kişinin Pandemi ödeneği almayarak işbaşına dönmesi yahut tam vakitli çalışmaya başlaması manasına gelebilmekte, bu biçimdece istihdamdaki artışın ve işsizlikteki azalışın yeni yaratılan işlerden kaynaklanmadığı da göz önünde bulundurulmalıdır.
En vahim olan ise, İŞKUR’da işsiz sayısının artmasına karşın, TÜİK’te işsiz sayısının azalmasıdır. Son 1 yılda işten çıkarma yasağına karşın, 1 milyon 49 bin kişinin işsizlik ödeneğine başvurduğu İŞKUR dataları ile sabit olup, bir daha İŞKUR’da kayıtlı işsiz sayısının Mayıs Ayında 2 milyon 893 bin iken, Haziran Ayında 2 milyon 950 bin bireye yükseldiği göz arkası edilmemelidir. Kayıtlı bilgilerde etkin iş arama kanallarındaki işsiz sayısı artarken, TÜİK’e göre işsiz sayısının azalması büyük bir çelişki yaratmaktadır.
Son senelerda TÜİK’in işsizlik bilgileri azalırken, bu bilgilere dair ortaya çıkan şaibeler artmaktadır. Toplumu şeffaf, emniyetli bir biçimde bilgilendirmekten uzak hale gelen TÜİK, hesaplama biçimleri ile de tartışma yaratmaktadır.
Pandemi şartlarında işsizlik sigortası fonu ödeneklerinden yararlanmada ön şart aranmaması, işsizliğin alınacak tesirli ve daima önlemler ile önlenmesi maksadıyla Anayasanın 98’inci, TBMM İçtüzüğünün 104 ve 105. hususları uyarınca Meclis Araştırması açılmasını arz ve teklif ederiz.”