Tekirdağ 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki birinci duruşmaya tutuklu sanık Günhan Daştan, Ses ve İmajlı Bilişim Sistemi’yle (SEGBİS) bağlandı. Duruşmada sanık avukatı da hazır bulundu.
Sanık Daştan, SEGBİS sistemiyle savunmasını yaptı. Daştan emniyet ve savcılıkta verdiği tabirlerinin hakikat olduğunu söylemiş oldu.
Mahkeme liderinin konutunda çıkan ve patlayıcı imalinde kullanıldıkları tarafında bilgiler mevcut olan kimyasal unsurları sorması üzerine sanık Daştan, “Ele geçirilen unsurlar benim üniversite senelerımdan kalan 23-25 yıllık unsurlardır. Ben bunları meskene koymuştum, o biçimde kalmış” biçiminde karşılık verdi.
SAVCI DEVAMINI İSTEDİ
Cumhuriyet savcısı eksik konuların giderilmesi gerektiğini belirterek “Sanığın mevcut kanıt durumu, cürmün vasıf ve mahiyeti, hatanın kanunda tarifli üst hudut ve cezai üst sonu göz önüne alındığında sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesi talep olunur” dedi.
“niçin CEZAEVİNDEYİM”
Kelam verilen sanık Günhan Daştan ise “Benim yaptığım kabahat heykel boyamak. Ben terör örgütü üyesi değilim. Tıpkı hatası yapan beşerler hür, ben niye cezaevindeyim? İsimli denetimle hür kalmak istiyorum” halinde konuştu.
TAHLİYE OLDU
Orta sonucunı açıklayan mahkeme heyeti, sanığın savunmasının alınmış olması ve tutuklulukta geçen süreyi dikkate alarak sanığın tahliyesine karar verdi. Daştan hakkında yurt dışına çıkmamak formundaki isimli denetim önlemini uygulayan heyet, Tekirdağ Vilayet Emniyet Müdürlüğü’ne yazı yazılarak sanıktan ele geçirilen kimyasal unsurların ölçü itibariyle bomba üretiminde kullanılmaya kâfi olup olmadığının sorulmasına karar verdi. Duruşma eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.
DAVANIN GEÇMİŞİ
Tekirdağ’da 28 Mart’ta 3 farklı okulda Atatürk heykel ve büstlerine boya ile hakaret içerikli yazılar yazan kişinin Günhan Daştan olduğu tespit edildi. Gözaltına alınan Daştan’ın emniyetteki sözünde “en aksiyonları gerçekleştirmek için rastgele birinden yahut birilerinden talimat almadım. Kendi hür irademle yaptığım aksiyonlardır. Aslında yaklaşık 1 hafta 10 gün evvel tarihçi Kadir Mısıroğlu’nun görüntülerini izledim” demişti.
hadiseden evvel nalburdan sprey boya ve balyoz aldığını kaydeden Daştan “Balyozu alma maksadım Atatürk büstlerini kırabilmekti. Olay günü aracımın plakasını kapattım. Yeniçiftlik Belediye Ortaokulu’na gittim, okula girdiğimde birinci vakit içinderda Atatürk büstüne balyoz ile vurdum, büstün iki vidası çıkınca başı yere bakacak biçimde büstü yere koydum, daha sonra boya ile yazılar yazıp Yeniçiftlik Nizamettin Demirdöven İlkokulu’na gittim. Büste iki üç sefer vurdum fakat kırılmadı, balyozun sapı kırıldı. Ben de yazı yazıp ayrıldım. Meskene giderken orta sokakları kullandım” sözlerini kullanmıştı. Daştan tabirinde “Eğer yakalanmasaydım İstanbul’a gidip birebir hareketleri yapacaktım” demiş ve çıkarıldığı isimli makamlarca tutuklanmıştı.
Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede ise Daştan’ın IŞİD Terör Örgütü üyesi olduğu tez edilmiş, IŞİD ve PKK terör örgütlerinden birtakım bireylerle birden hayli defa irtibatı olduğu öne sürülmüştü. İddianamede Günhan Daştan’ın “zincirleme biçimde Atatürk’ün anısına hakaret”, “silahlı terör örgütüne üye olma” ve “kamu malına ziyan verme” kabahatlerinden toplamda 7 yıl 6 ay 15 günden 29 yıl 1 ay 15 güne kadar mahpus cezasıyla cezalandırılması isteniyor.
Sanık Daştan, SEGBİS sistemiyle savunmasını yaptı. Daştan emniyet ve savcılıkta verdiği tabirlerinin hakikat olduğunu söylemiş oldu.
Mahkeme liderinin konutunda çıkan ve patlayıcı imalinde kullanıldıkları tarafında bilgiler mevcut olan kimyasal unsurları sorması üzerine sanık Daştan, “Ele geçirilen unsurlar benim üniversite senelerımdan kalan 23-25 yıllık unsurlardır. Ben bunları meskene koymuştum, o biçimde kalmış” biçiminde karşılık verdi.
SAVCI DEVAMINI İSTEDİ
Cumhuriyet savcısı eksik konuların giderilmesi gerektiğini belirterek “Sanığın mevcut kanıt durumu, cürmün vasıf ve mahiyeti, hatanın kanunda tarifli üst hudut ve cezai üst sonu göz önüne alındığında sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesi talep olunur” dedi.
“niçin CEZAEVİNDEYİM”
Kelam verilen sanık Günhan Daştan ise “Benim yaptığım kabahat heykel boyamak. Ben terör örgütü üyesi değilim. Tıpkı hatası yapan beşerler hür, ben niye cezaevindeyim? İsimli denetimle hür kalmak istiyorum” halinde konuştu.
TAHLİYE OLDU
Orta sonucunı açıklayan mahkeme heyeti, sanığın savunmasının alınmış olması ve tutuklulukta geçen süreyi dikkate alarak sanığın tahliyesine karar verdi. Daştan hakkında yurt dışına çıkmamak formundaki isimli denetim önlemini uygulayan heyet, Tekirdağ Vilayet Emniyet Müdürlüğü’ne yazı yazılarak sanıktan ele geçirilen kimyasal unsurların ölçü itibariyle bomba üretiminde kullanılmaya kâfi olup olmadığının sorulmasına karar verdi. Duruşma eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.
DAVANIN GEÇMİŞİ
Tekirdağ’da 28 Mart’ta 3 farklı okulda Atatürk heykel ve büstlerine boya ile hakaret içerikli yazılar yazan kişinin Günhan Daştan olduğu tespit edildi. Gözaltına alınan Daştan’ın emniyetteki sözünde “en aksiyonları gerçekleştirmek için rastgele birinden yahut birilerinden talimat almadım. Kendi hür irademle yaptığım aksiyonlardır. Aslında yaklaşık 1 hafta 10 gün evvel tarihçi Kadir Mısıroğlu’nun görüntülerini izledim” demişti.
hadiseden evvel nalburdan sprey boya ve balyoz aldığını kaydeden Daştan “Balyozu alma maksadım Atatürk büstlerini kırabilmekti. Olay günü aracımın plakasını kapattım. Yeniçiftlik Belediye Ortaokulu’na gittim, okula girdiğimde birinci vakit içinderda Atatürk büstüne balyoz ile vurdum, büstün iki vidası çıkınca başı yere bakacak biçimde büstü yere koydum, daha sonra boya ile yazılar yazıp Yeniçiftlik Nizamettin Demirdöven İlkokulu’na gittim. Büste iki üç sefer vurdum fakat kırılmadı, balyozun sapı kırıldı. Ben de yazı yazıp ayrıldım. Meskene giderken orta sokakları kullandım” sözlerini kullanmıştı. Daştan tabirinde “Eğer yakalanmasaydım İstanbul’a gidip birebir hareketleri yapacaktım” demiş ve çıkarıldığı isimli makamlarca tutuklanmıştı.
Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede ise Daştan’ın IŞİD Terör Örgütü üyesi olduğu tez edilmiş, IŞİD ve PKK terör örgütlerinden birtakım bireylerle birden hayli defa irtibatı olduğu öne sürülmüştü. İddianamede Günhan Daştan’ın “zincirleme biçimde Atatürk’ün anısına hakaret”, “silahlı terör örgütüne üye olma” ve “kamu malına ziyan verme” kabahatlerinden toplamda 7 yıl 6 ay 15 günden 29 yıl 1 ay 15 güne kadar mahpus cezasıyla cezalandırılması isteniyor.