semaver
Active member
Menisküsün uyluk kemiği ile kaval kemiği içinde bulunan fibrokartilaj bir yapı olduğunu belirten Medipol Mega Üniversite Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Kısmından Op. Dr. Merdan Artuç, “Menisküs, iç ve dış olmak üzere iki türden oluşur. Temel nazaranvi diz ekleminin ahengini sağlamak ve şok absorbe etmek olup, diz kıkırdaklarının korunmasında son derece kıymetli bir yapı. Menisküs yırtığı bu yapının yırtılmasıdır. çoğunlukla sporla ilgilenen genç hastalarımızda görülürken, daha ileri yaşlarındaki hastalarımızda dejeneratif yırtıklar gorebiliyoruz. Menisküs yırtıkları çoğunlukla spor esnasında kişinin ani istikamet değiştirmesi ve durması sırasında ortaya çıkan gövdenin dizin üzerinde dönmesi kararı oluşur. Akut devirde hastaların dizinde şiddetli ağrı ve diz içi kanamaya bağlı şişlik oluşabilirken, büyük yırtıklarda kilitli diz dediğimiz dizi hiç hareket ettirememe olabilir ve bu ortopedik acildir. Kronik devirde ise çömelip kalkmalarda, merdivenden inip çıkmalarda ağrı ve kilitlenme, takılma üzere mekanik bulgular görülebilir. Menisküs yırtıkları yırtığın yeri ve formuna göre değişkenlik göstermekle birlikte yalnızca küçük ve stabil olan yırtıklarda sonlu ameliyatsız düzgünleşme talihi vardır” diye ekledi.
ergenlerde ameliyatlar daha başarılı
Menisküs yırtığı teşhisinin hastaların şikayeti ve fiziki muayene ile koyulduğunu söyleyen Artuç, “Yırtığın biçimi, büyüklüğünü tespit etmek ve tedavi planını yapabilmek için altın standart olan tetkik MR’a başvurmaktayız. Genç hastalarda düzgünleşme bahtının daha fazla olması ve yırtığın büyümemesi ismini olabildiğince erken periyotta ameliyat yapılması gerekiyor. İleri yaş dejeneratif yırtığı olan hastalarımızda ise evvela cerrahi dışı ilaç tedavisi ve fizik tedavi verebilmekteyiz, konservatif tedavilerden yarar görmez ise bu biçimde cerrahi tedavi planlanmalı. Menisküs yırtıklarında menisküsün değerli işlevlerinden dolayı her vakit önceliğimiz menisküsü onarmak olmalı. Menisküs onarıldıktan daha sonra düzgünleşme süreci başlıyor. Hastalara belirli bir süre yük verdirmiyoruz ve özel açı ayarlı dizlikler yardımı ile diz hareketini kısıtlayıp, kademeli olarak eklem hareket açısını arttırıyoruz. Ameliyat daha sonrası hasta tabibi ile epeyce âlâ bir iş birliği içerisinde olmalı ve tabibinin tekliflerine uyması gerekiyor. kimi vakit dikilmesi imkansız yırtıklarla karşılaşabiliyoruz, bu durumlarda hastanın şikayetlerini gidermek için yırtılan yeri temizliyoruz. Bu hastalar daha erken gündelik yaşama dönebiliyorlar” diye konuştu.
Tedaviden daha sonra kaslarınızı antrenmanla güçlendirin
Misal travmalara maruz kalındığında menisküs yırtıklarının tekrar oluşabileceğini vurgulayan Artuç, kelamlarını şu biçimde sonlandırdı:
“Menisküs güzelleştikten daha sonra tekrar yırtılır mı sorusu otomobil lastiği değiştikten daha sonra yeniden patlar mı sorusuna benziyor. Emsal travmalara maruz kalındığında yine birebir yerden yahut diğer bir bölgeden de yırtılabiliyor. Bunu önlemek için de dikkatli olunması ve diz etrafı kaslarının güçlendirilmesi gerekiyor. Menisküs yırtığının oluşmaması için söylemiş olduğimiz üzere diz etrafı kasları güçlendiren idmanlar yapmak, dizi zorlayıcı hareket ve aktivitelerden kaçınmak, kilo almamak, sportif aktiviteler öncesi kâfi ısınma yapmak hayli değerli. Bilinçsiz spor yapmaktan ve spor sırasındaki bilinçsiz hareketlerden kaçınmak gerekiyor”
Kaynak
Hibya Haber Ajansı
ergenlerde ameliyatlar daha başarılı
Menisküs yırtığı teşhisinin hastaların şikayeti ve fiziki muayene ile koyulduğunu söyleyen Artuç, “Yırtığın biçimi, büyüklüğünü tespit etmek ve tedavi planını yapabilmek için altın standart olan tetkik MR’a başvurmaktayız. Genç hastalarda düzgünleşme bahtının daha fazla olması ve yırtığın büyümemesi ismini olabildiğince erken periyotta ameliyat yapılması gerekiyor. İleri yaş dejeneratif yırtığı olan hastalarımızda ise evvela cerrahi dışı ilaç tedavisi ve fizik tedavi verebilmekteyiz, konservatif tedavilerden yarar görmez ise bu biçimde cerrahi tedavi planlanmalı. Menisküs yırtıklarında menisküsün değerli işlevlerinden dolayı her vakit önceliğimiz menisküsü onarmak olmalı. Menisküs onarıldıktan daha sonra düzgünleşme süreci başlıyor. Hastalara belirli bir süre yük verdirmiyoruz ve özel açı ayarlı dizlikler yardımı ile diz hareketini kısıtlayıp, kademeli olarak eklem hareket açısını arttırıyoruz. Ameliyat daha sonrası hasta tabibi ile epeyce âlâ bir iş birliği içerisinde olmalı ve tabibinin tekliflerine uyması gerekiyor. kimi vakit dikilmesi imkansız yırtıklarla karşılaşabiliyoruz, bu durumlarda hastanın şikayetlerini gidermek için yırtılan yeri temizliyoruz. Bu hastalar daha erken gündelik yaşama dönebiliyorlar” diye konuştu.
Tedaviden daha sonra kaslarınızı antrenmanla güçlendirin
Misal travmalara maruz kalındığında menisküs yırtıklarının tekrar oluşabileceğini vurgulayan Artuç, kelamlarını şu biçimde sonlandırdı:
“Menisküs güzelleştikten daha sonra tekrar yırtılır mı sorusu otomobil lastiği değiştikten daha sonra yeniden patlar mı sorusuna benziyor. Emsal travmalara maruz kalındığında yine birebir yerden yahut diğer bir bölgeden de yırtılabiliyor. Bunu önlemek için de dikkatli olunması ve diz etrafı kaslarının güçlendirilmesi gerekiyor. Menisküs yırtığının oluşmaması için söylemiş olduğimiz üzere diz etrafı kasları güçlendiren idmanlar yapmak, dizi zorlayıcı hareket ve aktivitelerden kaçınmak, kilo almamak, sportif aktiviteler öncesi kâfi ısınma yapmak hayli değerli. Bilinçsiz spor yapmaktan ve spor sırasındaki bilinçsiz hareketlerden kaçınmak gerekiyor”
Kaynak
Hibya Haber Ajansı