Son Dakika… Kılıçdaroğlu: ‘Eski yaraları sarmamız lazım’

[semaver]

Son Dakika… Kılıçdaroğlu: ‘Eski yaraları sarmamız lazım’ CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Prof. Dr. Necmettin Erbakan Kültür Merkezi’nde gerçekleşen Sultanbeyli İlçesi Üye İştirak Merasimi’ne katıldı. Kılıçdaroğlu, burada yaptığı konuşmada, “Bir arkadaşım konuşurken kalelerden bahsetti. ‘Sultanbeyli AK Parti’nin kalesi’ dedi. Şayet bir yeri kale olarak tanımlayacaksan her fabrika bir kaledir. Her fabrika bir kale olmalı ki orada hoş beşerler çalışabilsinler” dedi.

“Çok ayrıştığımızı biliyorum” diyen Kılıçdaroğlu, “Etnik kimlik üzerinden, inançlar, hayat şekli üzerinden siyaset yapıldı. Ben bu millete yemin ettim kimlik üzerinden siyaset yapmayacağım. her insanın inancı benim başım üzerine. Kimin inançlı kimin inançsız olduğunu ulu yaradan bilir. Hürmet duymam gerekir, hürmet duyacağım. Orda da bizim kusurumuz var. Başörtüsü bir periyot Türkiye’nin bir numaralı sorunu oldu. Sana ne kardeşim, takar takmaz. O konutta ekmek, işsiz var mı evvel onu çözeceksin. Sultanbeyli ile kucaklaşmamız, eski yaraları sarmamız lazım” sözlerini kullandı.

Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

• “Sultanbeyli’yi biliyorum. 12 yılım İstanbul’da geçti. Üç evladım var, üçü de İstanbul doğumlu. İstanbul’un yabancısı değilim. Sultanbeyli’nin CHP için sıkıntı bir ilçe olduğunun farkındayım. Buraya epeyce geldim ancak ortamızda bir duvar vardı o duvarın yıkılması lazımdı. Vatandaşa ulaşma konusunda yeteri kadar çalışmadık. Onların sofralarına oturmadık, kahvesini çayını içmedik.
• Şundan bütün Sultanbeylili kardeşlerimin emin olmasını isterim. Yeni bir müddetç başladı Türkiye’de. Bizim hengameye gereksinimimiz yok. Bizim helalleşmeye ve kucaklaşmaya, bir ortada yaşamaya gereksinimimiz var. Eksiklikler var mı var lakin onları bir tarafa bırakalım. Memleketin fazlaca sorunu var. Her meskende bir işsiz var.
• Bir arkadaşım konuşurken kalelerden bahsetti. ‘Sultanbeyli AK Parti’nin kalesi’ dedi. Şayet bir yeri kale olarak tanımlayacaksan her fabrika bir kaledir. Her fabrika bir kale olmalı ki orada hoş beşerler çalışabilsinler.
• Çok ayrıştığımızı biliyorum. Etnik kimlik üzerinden, inançlar, hayat şekli üzerinden siyaset yapıldı. Ben bu millete yemin ettim kimlik üzerinden siyaset yapmayacağım. her insanın inancı benim başım üzerine. Kimin inançlı kimin inançsız olduğunu aziz yaradan bilir. Hürmet duymam gerekir, hürmet duyacağım. Orda da bizim kusurumuz var. Başörtüsü bir periyot Türkiye’nin bir numaralı sorunu oldu. Sana ne kardeşim, takar takmaz. O konutta ekmek, işsiz var mı evvel onu çözeceksin. Sultanbeyli ile kucaklaşmamız, eski yaraları sarmamız lazım.
• Sizlerin oyu ile Allah nasip eder iktidar olduğumuzda Aile Takviyeleri Sigortası’nı getireceğiz. hiç bir ailenin geliri minimum fiyatın altında olmayacak. Bu kanunu çıkartmayı Türkiye 1971 yılında taahhüt etmiş. Çıkartmıyorlar lakin.
• Ortamıza kardeşlerimiz geliyorlar. Çok hoş bir tablo goreceksiniz. Bize oy versin vermesin bir yerde bir kaygı var ise emek harcarız ve o meseleleri çözmek isteriz. Genç arkadaşlarımız da geliyor ortamıza. Önümüzdeki seçimin bahtını belirleyecek olan gençler. Adalet mi, demokrasi mi, eleştirmek mi istiyorsunuz bu biçimde oyunuzu CHP’ye vereceksiniz.
• Biz kin tutmayız. Biz öfkeyi kendi ruhumuza enjekte etmeyiz. Sevgi, kardeşlik, dostluk, insani kurallar, sevgi üzerine her şeyi inşa etmek isteriz. Herkese hürmet duymak bizim temel nazaranvimizdir. Siyaset sizlere doğruları söylemek zorundadır. Verdiğiniz verginin hesabını siyaset kurumu size vermiyorsa paralar birilerine gidiyor demektir. O birilerine hortumlanan paraların tamamını keseceğim. Tamamını bu millete vereceğim.”