Yener KARADENİZ
Merkez Bankası’nın faiz indirme sonucunın akabinde yükselişe geçen döviz kurlarının hafta ortasında rekor üzerine rekor kırması, perakende dalında bilhassa teknoloji alışverişinde hareketliliğe yol açtı. Artan kurun fiyatlara yansıyacağı beklentisine giren tüketiciler, ertelenen muhtaçlıklarını gidermek için AVM’lerin yolunu tuttu. Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği (AYD) Lideri Hüseyin Altaş, gelişmelerin AVM cirolarında yüzde 10’a yakın artışa yol açtığını söylemiş oldu. Altaş, “Ürünler daha da kıymetlenecek diye bir akım var AVM’lere. Cirolar yükselmeye devam ediyor. Bizim müşahedemiz son iki günde yüzde 10’a yakın bir artış olduğu tarafında. Black Friday kampanyalarının da bunda tesiri var tabi. Ziyaretçi sayısı ise stabile döndü. Kasım öncesi 6 milyondu şu an 6.3 milyonlarda devam ediyor” diye konuştu.
“İhtiyacını çabucak al noktasındayız”
Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Lideri Sinan Öncel de kur etkisinin alışveriş cirolarına yansıdığını söylemiş oldu. Artan hammadde meblağlarının önümüzdeki yıl hazır giysi perakendesinde değerli oranda fiyat artışına yol açacağı tarafında açıklama yapan Öncel, “Satışlarda Black Friday etkisinin de ötesinde öteki bir durum var. Enflasyonist durumlarda beşerler elindeki parayı artırım gelecek kaygısıyla çabucak gereksinimlerine harcar. En temel tüketici davranışıdır bu. Elimizde net data yok lakin şu anda bu davranışı gözlemliyoruz” dedi. Harcama noktasında ise Öncel, tüketicilere şu tavsiyede bulundu: “İhtiyacını çabucak al noktasındayız. 2022 yazında maalesef 2021 yazının üzerine en az yüzde 50 fiyat artışı olacak. Bugün 50 üniteye alacağınız eser yaz devrinde 100 üniteden çok olacak. Bu hafta değerli bir hafta, yazlığı da kışlığı da alma dönemi” sözlerini kullandı.
Sağlam tüketim mallarında artış daha fazla
Bünyesinde ArmoniPark, ArenaPark ve Kayseri Park alışveriş merkezlerini bulunduran Avrupakent Gayrimenkul Geliştirme Genel Müdürü Muhsin Erkoç da son birkaç günde alışveriş hacminde değerli oranda artışa şahit olduklarını söylemiş oldu. Erkoç, “Daha artırım gelmeden beşerler alayım telaşında. Muhtaçlığı var ise alıyor ancak yoksa bir daha erteliyor. Sağlam tüketim mallarında bunu görüyoruz. Kapı girişlerde de cirolarda da yüzde 15 civarında bir artış olduğunu söyleyebiliriz. Birtakım teknoloji markaları mamüllerini satışa kapattı, bu da mağazalara yönelmeyi artırdı” halinde konuştu.
Samsung’un üst segment telefonları tükendi
Dünyanın en büyük teknoloji şirketleri içinde yer alan Samsung’un başta üst segment olmak üzere kimi telefon modelleri ağır talep sebebi ile tükendiği bildirildi. Bahisle ilgili açıklama yapan Samsung, “Samsung olarak online kanalımız da dahil olmak üzere Türkiye’de yer alan satış noktalarımızda birtakım modellerimizin stokları ağır talep niçiniyle tükendi. Stoku biten eserlerimiz de en kısa müddette bir daha tüketicilerle buluşturacağız” tabirlerine yer verildi.
Öte yandan döviz kurlarındaki dalgalanma ve ekonomik belirsizlik başta ticaret odaları olmak üzere birfazlaca bölümde telaşlara niye oluyor. Merkez Bankası’nın somut önlemlerle kurdaki hareketliliği baskılaması görüşünü savunan borsa liderleri ve bölüm temsilcileri, vatandaşların alım gücünün düştüğüne de dikkat çekiyor.
PLASFED: Süreç devam ederse fabrikalar kapanır
Pandemi sürecinde küresel şirketlerin üretimi azaltması ve memleketler arası nakliyecilikte yaşanan konteyner probleminin navlun fiyatlarına yansımasının plastik kesimini hammadde krizine sürüklediğini belirten Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) İdare Konseyi Lideri Ömer Karadeniz şu biçimde konuştu:
“Hammaddeyi döviz üzerinden satın alan üreticilerimiz, son devirde kurdaki yüksek artış ile önemli zahmete girmiştir. Yaşanan bu zahmet devam ettiği sürece maalesef iç piyasaya da olumsuz yansıyacak, dövizdeki süratli ve yüksek artışlardan kaynaklı kesimde önemli bir sakinlik yaşanacaktır. Hammadde fiyatlarındaki önemli artışlar ülkemiz endüstrisi için değerli olan üretimi, istihdamı ve ihracatı etkileyecektir. Bilhassa hammaddedeki artış enflasyonu tetikleyecek ve geliri düşük olan tüketiciye önemli zorluklar yaşatacaktır. Gündelik olarak dövize bağlı artış gösteren fiyatlardan ötürü endüstrici yeni fiyat tarifesi oluşturmakta zorluk çekecek, iç pazarda talepler azalma noktasına gelecektir. Üretim yardımıyla ayakta duran endüstrimiz, bu süratli yükselişler ve doğuracağı sonuçların önüne geçilmediği sürece üretim yapamaz hale gelme tehlikesi ile karşı karşıya kalacak ve fabrikalarda üretim çarklarının durması kaçınılmaz olacaktır. Adeta domino tesiri yaratacak olan bu durum birlikteinde işsizlik ve istihdam problemini da getirecektir.”
ATO: MB’nin ısrarı, alım gücünü kırdı
Adana Ticaret Odası (ATO) Meclis Lideri İsmail Acı, Merkez Bankası’nın sert faiz indirimi sonucunda ısrarcı olmasının, oynak bir tabanda ilerleyen döviz kurunda sıçramaya niye olduğunu ve gelinen noktada tüccarın ne yapacağını bilemez durumda olduğunu bildirdi. Acı, piyasalarda son devirlerde yaşanan gelişmelere ait yaptığı değerlendirmede, iğniçin ipliğe her kalem eserin maliyetinin yükseldiğini ve tüccarın sattığı eserin yerine yenisi koyamadığını söyleyerek, “Yerli paranın yabancı paralar karşısında kıymet kaybetmesi kararında ithal edilen malların ve girdilerin fiyatı artmakla kalmadı, artan maliyetler yurtiçi piyasayı ve vatandaşın alım gücünü de kırdı” dedi.
Tüccarın sattığı malı tıpkı fiyattan yerine koyamadığının altını çizen Lider Acı, şu biçimde devam etti: “TL’nin kıymetinin düşük tutularak, ihracat artırılmaya bu biçimdece cari açık kapatılmaya çalışıldı. bu biçimde bir durumda dövizin TL üstündeki baskıcı duruşunun hafifçeleyeceği, enflasyonun düşeceği düşünüldü fakat görünen o ki, bu teori tutmadı. Bırakın bu siyasetin ihracatı artırmasını gelinen evrede marketlerde şeker, un, çay, paklık materyalleri üzere temel tüketim mamüllerine bile alım sınırlaması getirildi.”
ATB Lideri Ali Çandır: İş dünyası kaygılı
Antalya Ticaret Borsası Lideri Ali Çandır, kasım ayı meclis toplantısında yaptığı konuşmada, döviz kurlarındaki artış ve TL’nin kıymet kaybetmesi niçiniyle iş dünyasının kaygılı olduğunu söylemiş oldu. Döviz piyasasında tarihte görülmemiş yükselişler yaşandığına dikkat çeken Çandır, şunları kaydetti: “Bir yılda yüzde 50 artan döviz meblağlarının üzerine 23 Kasım’da bir günde yüzde 20 artış yaşandı. Dünyaya baktığımızda bizden daha sonra gelen Meksika Pezosu yalnızca binde 3 kıymet kaybetmiş. Demek ki bu görülmemişlik bize ilişkin bir durum. Döviz piyasası bir günde rekor üstüne rekor kırarken faizler yüzde 20’nin üstüne çıkmışken hiç bir yetkilinin bu yangının nasıl söndürüleceğine dair bir açıklama dahi yapmamış olması, bizleri ziyadesiyle endişelendirmektedir. Umarım bu günleri yeni elbette algılamayız. Yetkililerimizden bir an evvel ekonomik gerçeklere ve bilgiye dayalı tedbirleri uygulamaya koymalarını beklemekteyiz.”
Dünyanın bilakis faiz indirimleri yapıldığını lakin bunun kredi faizlerinde düşüşe ve döviz fiyatlarının istikrarına sebep olamadığını vurgulayan Çandır, kelamlarını şu biçimde sürdürdü: “Bizleri felç eden yalnızca dövizin yükselişi değil hem de büyük dalgalanmalardır. Biroldukça sebeple ihracat ölçümüz ve ciromuz artmaktadır. Ancak ihraç ettiğimiz mamüllerin rekabet yapısı ötürüsıyla ünite başına ihracat kıymeti daima düşmektedir. Dövizdeki artışlar epeyce kısa mühlet içerisinde ve ortalama yüzde 40 seviyesinde iç fiyatlara yansıdı. Önemli bir yüksek enflasyonla karşı karşıya kalındı. Yüksek enflasyonun geniş halk kısımları ile 2 milyondan fazla mikro ve KOBİ nitelikli işletmeler üzerinde gerçek yoksullaşmaya yol açtı. Bu yüksek enflasyon belasına asla alışmamalıyız ve normalleştirmemeliyiz. Belirsizliğin bir an evvelden giderilmesini bekliyoruz.”
İZTO Lideri Özgener: Piyasada istikrarlar kayboldu
İzmir Ticaret Odası (İZTO) Lideri Mahmut Özgener, yurtharicinde yaşanan enflasyon artışlarının ve öteki ekonomik meselelerin ülkemizde olduğu kadar çok dalgalanmalara yol açmadığını söyleyerek, inancın sağlanması için Merkez Bankası’nın somut adımlar atması gerektiğinin altını çizdi. Ülke iktisadında kaynakların yanlışsız kullanılmadığını ve piyasada dengelerin kaybolduğunu söyleyen Özgener, “Merkez Bankası itimadın tekrar sağlanması için somut adımlar atmalı. Türk Lirası’nda bir günde yaşanan yüzde 17’lik kıymet kaybıyla yatırım yapan, üreten, çalışan, projeler oluşturan geniş kitleler olumsuz etkileniyor. Süratli kıymet kaybı meblağları belirlemede külfet yaşatıp piyasaların istikrarını bozuyor. Ferdi yatırımcılar ve şirketler çok oynak piyasalarda oluşacak ziyanlara karşı yalnızca kelamlı olarak uyarıldı lakin bu kâfi değil. İtimat sağlayacak somut adımlar atılmalı. Yurtharicinde yaşanan enflasyon artışları, ülkemizde olduğu kadar çok dalgalanmalara yol açmadı. Bunun niçinini para siyasetinde muhakkak bir öngörülebilirlik üzerinden ilerlememelerine bağlıyoruz” diye konuştu.
ABB Lideri Muhittin Böcek: Antalya’nın borcu 1,8 milyar lira arttı
Antalya Büyükşehir Belediyesi Meclisi toplantısında belediyenin 2022 yılı performans raporu ile bütçesi görüşüldü. 3,5 milyar lira olarak belirlenen belediye bütçesi oybirliği ile kabul edildi.
Bütçede yatırımlara 1 milyar 54 milyon TL ayrılırken yatırım cari masraflarda 1 milyar 496 milyon lira oldu. Borçlanma ise 300 milyon lira olarak belirlendi. Antalya Büyükşehir Belediye Lideri Muhittin Böcek, 24 Kasım 2021 itibariyle belediyenin 242 milyon Euro yurtdışı borcu bulunduğunu belirti. Böcek, şunları kaydetti. “Kur artışından dolayı borcumuz 2 milyar 754 milyon liradan 4 milyar 590 milyon liraya çıkmış olup belediyemiz ortalama 1 milyar 836 milyon lira borç yüküne girmiştir. Antalya’da borçla ilgili siyaset yapmadan Antalya için yapmamız gereken ne var ise onları da hepinizin takviyesiyle yapmaya devam edeceğiz.”
Bütçenin denk bütçe olması için ne gerekiyorsa yapılacağını tabir eden Lider Böcek, şu biçimde devam etti. “Ayağımızı yorganımıza göre uzatacağız. Kırsal bölgelere asfalt bu yıl 5 kat fazla yapacağız. Tarımla ilgili harcama bütçemizi tam 3 katına çıkarmışız. Ülkemiz yanıyor. Biz tasarrufa gidiyoruz. Kara kış fonumuzu deklare ettik. Biz insanlarımızın kaygılarına derman olmak için geldik.”
Okumaya devam et...
Merkez Bankası’nın faiz indirme sonucunın akabinde yükselişe geçen döviz kurlarının hafta ortasında rekor üzerine rekor kırması, perakende dalında bilhassa teknoloji alışverişinde hareketliliğe yol açtı. Artan kurun fiyatlara yansıyacağı beklentisine giren tüketiciler, ertelenen muhtaçlıklarını gidermek için AVM’lerin yolunu tuttu. Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği (AYD) Lideri Hüseyin Altaş, gelişmelerin AVM cirolarında yüzde 10’a yakın artışa yol açtığını söylemiş oldu. Altaş, “Ürünler daha da kıymetlenecek diye bir akım var AVM’lere. Cirolar yükselmeye devam ediyor. Bizim müşahedemiz son iki günde yüzde 10’a yakın bir artış olduğu tarafında. Black Friday kampanyalarının da bunda tesiri var tabi. Ziyaretçi sayısı ise stabile döndü. Kasım öncesi 6 milyondu şu an 6.3 milyonlarda devam ediyor” diye konuştu.
“İhtiyacını çabucak al noktasındayız”
Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Lideri Sinan Öncel de kur etkisinin alışveriş cirolarına yansıdığını söylemiş oldu. Artan hammadde meblağlarının önümüzdeki yıl hazır giysi perakendesinde değerli oranda fiyat artışına yol açacağı tarafında açıklama yapan Öncel, “Satışlarda Black Friday etkisinin de ötesinde öteki bir durum var. Enflasyonist durumlarda beşerler elindeki parayı artırım gelecek kaygısıyla çabucak gereksinimlerine harcar. En temel tüketici davranışıdır bu. Elimizde net data yok lakin şu anda bu davranışı gözlemliyoruz” dedi. Harcama noktasında ise Öncel, tüketicilere şu tavsiyede bulundu: “İhtiyacını çabucak al noktasındayız. 2022 yazında maalesef 2021 yazının üzerine en az yüzde 50 fiyat artışı olacak. Bugün 50 üniteye alacağınız eser yaz devrinde 100 üniteden çok olacak. Bu hafta değerli bir hafta, yazlığı da kışlığı da alma dönemi” sözlerini kullandı.
Sağlam tüketim mallarında artış daha fazla
Bünyesinde ArmoniPark, ArenaPark ve Kayseri Park alışveriş merkezlerini bulunduran Avrupakent Gayrimenkul Geliştirme Genel Müdürü Muhsin Erkoç da son birkaç günde alışveriş hacminde değerli oranda artışa şahit olduklarını söylemiş oldu. Erkoç, “Daha artırım gelmeden beşerler alayım telaşında. Muhtaçlığı var ise alıyor ancak yoksa bir daha erteliyor. Sağlam tüketim mallarında bunu görüyoruz. Kapı girişlerde de cirolarda da yüzde 15 civarında bir artış olduğunu söyleyebiliriz. Birtakım teknoloji markaları mamüllerini satışa kapattı, bu da mağazalara yönelmeyi artırdı” halinde konuştu.
Samsung’un üst segment telefonları tükendi
Dünyanın en büyük teknoloji şirketleri içinde yer alan Samsung’un başta üst segment olmak üzere kimi telefon modelleri ağır talep sebebi ile tükendiği bildirildi. Bahisle ilgili açıklama yapan Samsung, “Samsung olarak online kanalımız da dahil olmak üzere Türkiye’de yer alan satış noktalarımızda birtakım modellerimizin stokları ağır talep niçiniyle tükendi. Stoku biten eserlerimiz de en kısa müddette bir daha tüketicilerle buluşturacağız” tabirlerine yer verildi.
Öte yandan döviz kurlarındaki dalgalanma ve ekonomik belirsizlik başta ticaret odaları olmak üzere birfazlaca bölümde telaşlara niye oluyor. Merkez Bankası’nın somut önlemlerle kurdaki hareketliliği baskılaması görüşünü savunan borsa liderleri ve bölüm temsilcileri, vatandaşların alım gücünün düştüğüne de dikkat çekiyor.
PLASFED: Süreç devam ederse fabrikalar kapanır
Pandemi sürecinde küresel şirketlerin üretimi azaltması ve memleketler arası nakliyecilikte yaşanan konteyner probleminin navlun fiyatlarına yansımasının plastik kesimini hammadde krizine sürüklediğini belirten Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) İdare Konseyi Lideri Ömer Karadeniz şu biçimde konuştu:
“Hammaddeyi döviz üzerinden satın alan üreticilerimiz, son devirde kurdaki yüksek artış ile önemli zahmete girmiştir. Yaşanan bu zahmet devam ettiği sürece maalesef iç piyasaya da olumsuz yansıyacak, dövizdeki süratli ve yüksek artışlardan kaynaklı kesimde önemli bir sakinlik yaşanacaktır. Hammadde fiyatlarındaki önemli artışlar ülkemiz endüstrisi için değerli olan üretimi, istihdamı ve ihracatı etkileyecektir. Bilhassa hammaddedeki artış enflasyonu tetikleyecek ve geliri düşük olan tüketiciye önemli zorluklar yaşatacaktır. Gündelik olarak dövize bağlı artış gösteren fiyatlardan ötürü endüstrici yeni fiyat tarifesi oluşturmakta zorluk çekecek, iç pazarda talepler azalma noktasına gelecektir. Üretim yardımıyla ayakta duran endüstrimiz, bu süratli yükselişler ve doğuracağı sonuçların önüne geçilmediği sürece üretim yapamaz hale gelme tehlikesi ile karşı karşıya kalacak ve fabrikalarda üretim çarklarının durması kaçınılmaz olacaktır. Adeta domino tesiri yaratacak olan bu durum birlikteinde işsizlik ve istihdam problemini da getirecektir.”
ATO: MB’nin ısrarı, alım gücünü kırdı
Adana Ticaret Odası (ATO) Meclis Lideri İsmail Acı, Merkez Bankası’nın sert faiz indirimi sonucunda ısrarcı olmasının, oynak bir tabanda ilerleyen döviz kurunda sıçramaya niye olduğunu ve gelinen noktada tüccarın ne yapacağını bilemez durumda olduğunu bildirdi. Acı, piyasalarda son devirlerde yaşanan gelişmelere ait yaptığı değerlendirmede, iğniçin ipliğe her kalem eserin maliyetinin yükseldiğini ve tüccarın sattığı eserin yerine yenisi koyamadığını söyleyerek, “Yerli paranın yabancı paralar karşısında kıymet kaybetmesi kararında ithal edilen malların ve girdilerin fiyatı artmakla kalmadı, artan maliyetler yurtiçi piyasayı ve vatandaşın alım gücünü de kırdı” dedi.
Tüccarın sattığı malı tıpkı fiyattan yerine koyamadığının altını çizen Lider Acı, şu biçimde devam etti: “TL’nin kıymetinin düşük tutularak, ihracat artırılmaya bu biçimdece cari açık kapatılmaya çalışıldı. bu biçimde bir durumda dövizin TL üstündeki baskıcı duruşunun hafifçeleyeceği, enflasyonun düşeceği düşünüldü fakat görünen o ki, bu teori tutmadı. Bırakın bu siyasetin ihracatı artırmasını gelinen evrede marketlerde şeker, un, çay, paklık materyalleri üzere temel tüketim mamüllerine bile alım sınırlaması getirildi.”
ATB Lideri Ali Çandır: İş dünyası kaygılı
Antalya Ticaret Borsası Lideri Ali Çandır, kasım ayı meclis toplantısında yaptığı konuşmada, döviz kurlarındaki artış ve TL’nin kıymet kaybetmesi niçiniyle iş dünyasının kaygılı olduğunu söylemiş oldu. Döviz piyasasında tarihte görülmemiş yükselişler yaşandığına dikkat çeken Çandır, şunları kaydetti: “Bir yılda yüzde 50 artan döviz meblağlarının üzerine 23 Kasım’da bir günde yüzde 20 artış yaşandı. Dünyaya baktığımızda bizden daha sonra gelen Meksika Pezosu yalnızca binde 3 kıymet kaybetmiş. Demek ki bu görülmemişlik bize ilişkin bir durum. Döviz piyasası bir günde rekor üstüne rekor kırarken faizler yüzde 20’nin üstüne çıkmışken hiç bir yetkilinin bu yangının nasıl söndürüleceğine dair bir açıklama dahi yapmamış olması, bizleri ziyadesiyle endişelendirmektedir. Umarım bu günleri yeni elbette algılamayız. Yetkililerimizden bir an evvel ekonomik gerçeklere ve bilgiye dayalı tedbirleri uygulamaya koymalarını beklemekteyiz.”
Dünyanın bilakis faiz indirimleri yapıldığını lakin bunun kredi faizlerinde düşüşe ve döviz fiyatlarının istikrarına sebep olamadığını vurgulayan Çandır, kelamlarını şu biçimde sürdürdü: “Bizleri felç eden yalnızca dövizin yükselişi değil hem de büyük dalgalanmalardır. Biroldukça sebeple ihracat ölçümüz ve ciromuz artmaktadır. Ancak ihraç ettiğimiz mamüllerin rekabet yapısı ötürüsıyla ünite başına ihracat kıymeti daima düşmektedir. Dövizdeki artışlar epeyce kısa mühlet içerisinde ve ortalama yüzde 40 seviyesinde iç fiyatlara yansıdı. Önemli bir yüksek enflasyonla karşı karşıya kalındı. Yüksek enflasyonun geniş halk kısımları ile 2 milyondan fazla mikro ve KOBİ nitelikli işletmeler üzerinde gerçek yoksullaşmaya yol açtı. Bu yüksek enflasyon belasına asla alışmamalıyız ve normalleştirmemeliyiz. Belirsizliğin bir an evvelden giderilmesini bekliyoruz.”
İZTO Lideri Özgener: Piyasada istikrarlar kayboldu
İzmir Ticaret Odası (İZTO) Lideri Mahmut Özgener, yurtharicinde yaşanan enflasyon artışlarının ve öteki ekonomik meselelerin ülkemizde olduğu kadar çok dalgalanmalara yol açmadığını söyleyerek, inancın sağlanması için Merkez Bankası’nın somut adımlar atması gerektiğinin altını çizdi. Ülke iktisadında kaynakların yanlışsız kullanılmadığını ve piyasada dengelerin kaybolduğunu söyleyen Özgener, “Merkez Bankası itimadın tekrar sağlanması için somut adımlar atmalı. Türk Lirası’nda bir günde yaşanan yüzde 17’lik kıymet kaybıyla yatırım yapan, üreten, çalışan, projeler oluşturan geniş kitleler olumsuz etkileniyor. Süratli kıymet kaybı meblağları belirlemede külfet yaşatıp piyasaların istikrarını bozuyor. Ferdi yatırımcılar ve şirketler çok oynak piyasalarda oluşacak ziyanlara karşı yalnızca kelamlı olarak uyarıldı lakin bu kâfi değil. İtimat sağlayacak somut adımlar atılmalı. Yurtharicinde yaşanan enflasyon artışları, ülkemizde olduğu kadar çok dalgalanmalara yol açmadı. Bunun niçinini para siyasetinde muhakkak bir öngörülebilirlik üzerinden ilerlememelerine bağlıyoruz” diye konuştu.
ABB Lideri Muhittin Böcek: Antalya’nın borcu 1,8 milyar lira arttı
Antalya Büyükşehir Belediyesi Meclisi toplantısında belediyenin 2022 yılı performans raporu ile bütçesi görüşüldü. 3,5 milyar lira olarak belirlenen belediye bütçesi oybirliği ile kabul edildi.
Bütçede yatırımlara 1 milyar 54 milyon TL ayrılırken yatırım cari masraflarda 1 milyar 496 milyon lira oldu. Borçlanma ise 300 milyon lira olarak belirlendi. Antalya Büyükşehir Belediye Lideri Muhittin Böcek, 24 Kasım 2021 itibariyle belediyenin 242 milyon Euro yurtdışı borcu bulunduğunu belirti. Böcek, şunları kaydetti. “Kur artışından dolayı borcumuz 2 milyar 754 milyon liradan 4 milyar 590 milyon liraya çıkmış olup belediyemiz ortalama 1 milyar 836 milyon lira borç yüküne girmiştir. Antalya’da borçla ilgili siyaset yapmadan Antalya için yapmamız gereken ne var ise onları da hepinizin takviyesiyle yapmaya devam edeceğiz.”
Bütçenin denk bütçe olması için ne gerekiyorsa yapılacağını tabir eden Lider Böcek, şu biçimde devam etti. “Ayağımızı yorganımıza göre uzatacağız. Kırsal bölgelere asfalt bu yıl 5 kat fazla yapacağız. Tarımla ilgili harcama bütçemizi tam 3 katına çıkarmışız. Ülkemiz yanıyor. Biz tasarrufa gidiyoruz. Kara kış fonumuzu deklare ettik. Biz insanlarımızın kaygılarına derman olmak için geldik.”
Okumaya devam et...