semaver
Active member
2019 yılının son ayında ortaya çıkarak tüm dünyada ağır sonuçlara niye salgınının insanlara bir ziyanı daha ortaya çıktı. Hem yurt ortasında tıpkı vakitte yurt haricinde yapılan araştırmalarda, koronavirüs hastalarında saç dökülmesinin görüldüğü tespit edildi. Uzmanlar, kovid-19’a bağlı saç dökülmelerinin kalıcı olmadığını lisana getiriyor.
KORONAVİRÜS SAÇ DÖKER Mİ?
Saç dökülmesi sorunu yaşayan yaklaşık 1000 kişi üzerinde hastayı taradıklarını belirten Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi ve Dermatoloji Anabilim Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zekayi Kutlubay, “Çalışmamız hala devam ediyor lakin birinci bilgilere bakılırsa koronavirüs geçirenlerde saç dökülmesi görülüyor” dedi. Kutlubay, bu dökülmelerin kalıcı olmadığı hastalıktan daha sonraki 8. aydan daha sonra dökülen saçların çıkmaya başladığını belirtti.
Koronavirüs enfeksiyonunun, bedenin direncinin düşmesi niçiniyle hastalıktan 2-3 ay daha sonra şiddetli bir saç dökülmesine yol açtığını anlatan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi ve Dermatoloji Anabilim Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zekayi Kutlubay, üniversite bünyesinde devam eden çalışma hakkında bilgi verdi.
KOVİD-19’A YAKALANANLARIN YÜZDE 25’İNİN SAÇI DÖKÜLÜYOR
Bu hususta yurt haricinde dar kapsamlı, hasta sayısı az olan çalışmalar olduğunu belirten Doç. Dr. Zekayi Kutlubay, “O yayınlara baktığımızda koronavirüs geçirenlerin yüzde 25’inde saç dökülmesi görüldüğü belirtilmişti. Biz Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde koronavirüs geçirenler yaklaşık binin üzerinde hastayı taradık.
Burada görüyoruz ki koronavirüs geçirenlerin yüzde 25 ile 30’unda az ya da epeyce ölçüde saç dökülmesi görülüyor. Saç dökülmesi sıkıntısıyla hastalar bize başvuruyor” değerlendirmesinde bulundu.
KORONAVİRÜS daha sonraSI DÖKÜLEN SAÇLAR NE VAKİT ÇIKAR?
Kovid-19’a bağlı saç dökülmelerinin kalıcı bir sorun olmayacağına dikkat çeken Doç. Dr. Zekayi Kutlubay, “Koronavirüsün birinci vakit içinderında bu kadar fazla saç dökülmesi karşımıza çıkmıyordu. Son 6-8 ay içerisinde geçiren bireylerde bilhassa 2 ay daha sonra saç dökülmesinde artış, ağır saç dökülmesi görülmeye başladı. Bu da koronavirüs hastalığının beden direncini düşürmesi, bedeni baskılamasından dolayı meydana gelen bir dökülme.
Bu dökülme ortalama 3 ay, kimilerinde ise 4 ay devam edebilir. O sırada ağır ölçüde saç dökülüyor. Günde 200-300 tel saç dökülebiliyor. Bu fizyolojik bir müddetç ve hastalıktan daha sonraki 6. ve 7. aya kadar sürüyor. Ortalama 8. aydan daha sonra dökülen saçlar çıkmaya başlıyor. Burada maksadımız dökülen saçların bir an evvel ortaya çıkması bu süreci elimizden geldiğince kısaltmak” diye konuştu.
“GÜNLÜK 100 TEL SAÇ DÖKÜLMESİ NORMAL”
Saç dökülmesi sorunu hakkında genel bir değerlendirmede de bulunan Doç. Dr. Kutlubay, “Saçlı deride ortalama 100 ila 120 bin civarında saç teli var. Günlük dökülen saç teli sayısı 100’ü geçerse bizim için dökülme var demek. 100’ün altını biz elbette kabul ediyoruz.
Türkiye’ye baktığımızda 18 yaş üzerinde kellik sorunu yaşayan erkek sayısı ortalama 9 milyon civarında. Türkiye’de doğudan batıya gittiğimizde dökülme bir tık artıyor ve batıdaki beşerler daha fazla dökülme sorunu ile uğraşıyor, saçlarına daha fazlaca ehemmiyet veriyor. Bilhassa 30 yaşındaki adamların yüzde 30’unda, 50 yaşındaki adamların yüzde 50’sinde dökülme oranı karşımıza çıkıyor. Yaş ilerledikçe bu dökülme oranı bir tık daha artıyor.
Tıpkı yaş kümesindeki bayanlara baktığımızda 30 yaşındaki bayanların yüzde 12’sinde, 50 ila 60 yaşındaki bayanların yüzde 40’ında saç dökülmesi yaşanıyor. 50-60 yaş daha sonrası menopoz karşımıza çıkıyor. bu vakitte kadınlık hormonunun azalmasından dolayı saçlarda dökülme, incelme karşımıza çıkabiliyor” sözlerini kullandı.
SAÇ niye DÖKÜLÜR?
Saç dökülmesinin en kıymetli niçininin genetik kökenli faktörler olduğunu hatırlatan Kutlubay, şu biçimde devam etti:
“Klasik tip ya da erkek tipi kellik dediğimiz saç dökülmesi var. Erkek tipi kellik yalnızca erkeklerde karşımıza çıkmıyor. bununla birlikte bu şekil dökülmeler bayanlarda da görülüyor. Bayanlardaki kellik hiç bir vakit erkeklerdeki üzere alın ya da zirve bölgesinde açılma, büsbütün saçın dökülmesi halinde karşımıza çıkmıyor. Daha epeyce incelme, seyrelme, uzaktan baktığınız vakit saçlı derinin görülmesi biçiminde bir seyrelme karşımıza çıkıyor.
Genetik faktör tek sebep değil; ruhsal sebepler, gerilim, keder, evham bunlar da saç dökülmesine yol açıyor. Kansızlık, demir eksikliği, vitamin eksiklikleri, guatr sorunları endokrin sorunlar böbrek üstü bezi problemleri yumurtalık kistleri durumunda da dökülme karşımıza çıkabiliyor.”
SAÇ DÖKÜLMESİNE KARŞI ‘MİNOKSİDİL’ ÖNERİSİ
Saç dökülmesi sorunu yaşayan şahısların süreç uzamadan bir uzmana başvurması gerektiğini tabir eden Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi ve Dermatoloji Anabilim Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zekayi Kutlubay, tedavi hakkında ise şunları söylemiş oldu:
“Dermatolog gerek muayene gerek analiz gerekse saçlı deriden biyopsi yaparak kesin tanıyı koyacaktır. Kesin teşhisten daha sonra dermatolog tanıya göre bir tedaviye başlar. Elimizde çeşitli silahlar mevcut, ağızdan alınan destek edici besinler mevcut. İçerisinde bitkisel besinler, amino asitler yer alıyor.
Onun haricinde deriye sürerek kullanılan ilaçlar var. Bunlar hazır losyon ve spreylerin haricinde eczacılar tarafınca hazırlanan ‘yapma ilaç’ biçiminde de olabiliyor. En sık başvurduğumuz ‘minoksidil’ ismi verilen etken husus var. Bu aslında hem Amerikan Besin ve İlaç Dairesi (FDA) hem Sıhhat Bakanlığı’nın onayladığı ilaç statüsünde sprey. Sürerek uygulanan bir ilaç. Biz bunu hazır eser üslubundan da uygulayabiliyoruz.
Minoksidil hususunu karışımların içerisine koyarak da gücünü artırıyoruz. Bu unsurun yararı birkaç ayda görülüyor. 1-2 haftada sonuç alınmıyor. Benim hastalara tavsiyem en az 12 hafta kullanmaları. Şad kalanlara birkaç yıla kadar süreyi uzatıyorum.”
KORONAVİRÜS SAÇ DÖKER Mİ?
Saç dökülmesi sorunu yaşayan yaklaşık 1000 kişi üzerinde hastayı taradıklarını belirten Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi ve Dermatoloji Anabilim Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zekayi Kutlubay, “Çalışmamız hala devam ediyor lakin birinci bilgilere bakılırsa koronavirüs geçirenlerde saç dökülmesi görülüyor” dedi. Kutlubay, bu dökülmelerin kalıcı olmadığı hastalıktan daha sonraki 8. aydan daha sonra dökülen saçların çıkmaya başladığını belirtti.
Koronavirüs enfeksiyonunun, bedenin direncinin düşmesi niçiniyle hastalıktan 2-3 ay daha sonra şiddetli bir saç dökülmesine yol açtığını anlatan Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi ve Dermatoloji Anabilim Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zekayi Kutlubay, üniversite bünyesinde devam eden çalışma hakkında bilgi verdi.
KOVİD-19’A YAKALANANLARIN YÜZDE 25’İNİN SAÇI DÖKÜLÜYOR
Bu hususta yurt haricinde dar kapsamlı, hasta sayısı az olan çalışmalar olduğunu belirten Doç. Dr. Zekayi Kutlubay, “O yayınlara baktığımızda koronavirüs geçirenlerin yüzde 25’inde saç dökülmesi görüldüğü belirtilmişti. Biz Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde koronavirüs geçirenler yaklaşık binin üzerinde hastayı taradık.
Burada görüyoruz ki koronavirüs geçirenlerin yüzde 25 ile 30’unda az ya da epeyce ölçüde saç dökülmesi görülüyor. Saç dökülmesi sıkıntısıyla hastalar bize başvuruyor” değerlendirmesinde bulundu.
KORONAVİRÜS daha sonraSI DÖKÜLEN SAÇLAR NE VAKİT ÇIKAR?
Kovid-19’a bağlı saç dökülmelerinin kalıcı bir sorun olmayacağına dikkat çeken Doç. Dr. Zekayi Kutlubay, “Koronavirüsün birinci vakit içinderında bu kadar fazla saç dökülmesi karşımıza çıkmıyordu. Son 6-8 ay içerisinde geçiren bireylerde bilhassa 2 ay daha sonra saç dökülmesinde artış, ağır saç dökülmesi görülmeye başladı. Bu da koronavirüs hastalığının beden direncini düşürmesi, bedeni baskılamasından dolayı meydana gelen bir dökülme.
Bu dökülme ortalama 3 ay, kimilerinde ise 4 ay devam edebilir. O sırada ağır ölçüde saç dökülüyor. Günde 200-300 tel saç dökülebiliyor. Bu fizyolojik bir müddetç ve hastalıktan daha sonraki 6. ve 7. aya kadar sürüyor. Ortalama 8. aydan daha sonra dökülen saçlar çıkmaya başlıyor. Burada maksadımız dökülen saçların bir an evvel ortaya çıkması bu süreci elimizden geldiğince kısaltmak” diye konuştu.
“GÜNLÜK 100 TEL SAÇ DÖKÜLMESİ NORMAL”
Saç dökülmesi sorunu hakkında genel bir değerlendirmede de bulunan Doç. Dr. Kutlubay, “Saçlı deride ortalama 100 ila 120 bin civarında saç teli var. Günlük dökülen saç teli sayısı 100’ü geçerse bizim için dökülme var demek. 100’ün altını biz elbette kabul ediyoruz.
Türkiye’ye baktığımızda 18 yaş üzerinde kellik sorunu yaşayan erkek sayısı ortalama 9 milyon civarında. Türkiye’de doğudan batıya gittiğimizde dökülme bir tık artıyor ve batıdaki beşerler daha fazla dökülme sorunu ile uğraşıyor, saçlarına daha fazlaca ehemmiyet veriyor. Bilhassa 30 yaşındaki adamların yüzde 30’unda, 50 yaşındaki adamların yüzde 50’sinde dökülme oranı karşımıza çıkıyor. Yaş ilerledikçe bu dökülme oranı bir tık daha artıyor.
Tıpkı yaş kümesindeki bayanlara baktığımızda 30 yaşındaki bayanların yüzde 12’sinde, 50 ila 60 yaşındaki bayanların yüzde 40’ında saç dökülmesi yaşanıyor. 50-60 yaş daha sonrası menopoz karşımıza çıkıyor. bu vakitte kadınlık hormonunun azalmasından dolayı saçlarda dökülme, incelme karşımıza çıkabiliyor” sözlerini kullandı.
SAÇ niye DÖKÜLÜR?
Saç dökülmesinin en kıymetli niçininin genetik kökenli faktörler olduğunu hatırlatan Kutlubay, şu biçimde devam etti:
“Klasik tip ya da erkek tipi kellik dediğimiz saç dökülmesi var. Erkek tipi kellik yalnızca erkeklerde karşımıza çıkmıyor. bununla birlikte bu şekil dökülmeler bayanlarda da görülüyor. Bayanlardaki kellik hiç bir vakit erkeklerdeki üzere alın ya da zirve bölgesinde açılma, büsbütün saçın dökülmesi halinde karşımıza çıkmıyor. Daha epeyce incelme, seyrelme, uzaktan baktığınız vakit saçlı derinin görülmesi biçiminde bir seyrelme karşımıza çıkıyor.
Genetik faktör tek sebep değil; ruhsal sebepler, gerilim, keder, evham bunlar da saç dökülmesine yol açıyor. Kansızlık, demir eksikliği, vitamin eksiklikleri, guatr sorunları endokrin sorunlar böbrek üstü bezi problemleri yumurtalık kistleri durumunda da dökülme karşımıza çıkabiliyor.”
SAÇ DÖKÜLMESİNE KARŞI ‘MİNOKSİDİL’ ÖNERİSİ
Saç dökülmesi sorunu yaşayan şahısların süreç uzamadan bir uzmana başvurması gerektiğini tabir eden Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimi ve Dermatoloji Anabilim Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Zekayi Kutlubay, tedavi hakkında ise şunları söylemiş oldu:
“Dermatolog gerek muayene gerek analiz gerekse saçlı deriden biyopsi yaparak kesin tanıyı koyacaktır. Kesin teşhisten daha sonra dermatolog tanıya göre bir tedaviye başlar. Elimizde çeşitli silahlar mevcut, ağızdan alınan destek edici besinler mevcut. İçerisinde bitkisel besinler, amino asitler yer alıyor.
Onun haricinde deriye sürerek kullanılan ilaçlar var. Bunlar hazır losyon ve spreylerin haricinde eczacılar tarafınca hazırlanan ‘yapma ilaç’ biçiminde de olabiliyor. En sık başvurduğumuz ‘minoksidil’ ismi verilen etken husus var. Bu aslında hem Amerikan Besin ve İlaç Dairesi (FDA) hem Sıhhat Bakanlığı’nın onayladığı ilaç statüsünde sprey. Sürerek uygulanan bir ilaç. Biz bunu hazır eser üslubundan da uygulayabiliyoruz.
Minoksidil hususunu karışımların içerisine koyarak da gücünü artırıyoruz. Bu unsurun yararı birkaç ayda görülüyor. 1-2 haftada sonuç alınmıyor. Benim hastalara tavsiyem en az 12 hafta kullanmaları. Şad kalanlara birkaç yıla kadar süreyi uzatıyorum.”