semaver
Active member
Dr.Fevzi Özgönül bahis hakkında değerli bilgiler verdi. pek epey diyeti, çeşit çeşit antrenmanları ve her türlü devayı denediniz fakat bir daha de kilo veremediniz mi? Hatta tahminen de kilo aldınız. Tahminen de bu kadar uğraşa karşın kilo verememenizin sebebi kişiliğinizden kaynaklanabilir. Kişiliğiniz zayıflamak yada formda kalmak için yaptığınız diyeti sabote ediyor olabilir.Kilo alınmasına ve verilememesine niye olabilen kişilik çeşitlerinden kimileri şunlardır;
Tembel ve uyuşuklar : Bu çeşit kişilikte olanlar genelde hazıra düşkünlerdir. Sağlıklı ve düzgün beslenemezler.En kolay yoldan tok hissetmeye çalışırlar. Bu kadar berbat beslendikleri biçimde, aldıkları bir zayıflama ilacının onları zayıflatacağına ve her şeyi yoluna koyacağına inanırlar. Bu kişilikte olanların en başta bu biçimde bir zayıflama mucizesi olmadığını anlamaları gerekir. Vücudumuzu düzgün beslemezsek, ona gereksinimi olan protein, yağ ve vitamin mineralleri vermezsek, vücudumuzun ülkü yapısına geri dönemeyeceğini ve ötürüsı ile zayıflayamayacağını öğretmek gerekir. Zayıflamanın, aç kalarak değil sistemli ve besleyici besinler ile olabileceğini bilmeliler.
Karbonhidrat meczubu olanlar: Bu kümeye dahil olanlar karbonhidrat yemeden yapamazlar, ya tatlı, ya ekmek, ya hamur işi yiyecekler yahut meyve yemek isterler. Öbür türlü keyifli olmaları mümkün değildir. Aslında bu kümeye dahil olanlar bebekken mamalarını çok hoş yiyerek büyümüşlerdir. O dönemde mamalarını yiyerek büyüyebildiklerine bakılırsa sindirim sistemlerinin yardımı ile mamalarının içerisindeki karbonhidratları proteinleri ve yağları sindirebilmişler demektir. O devirde şeker istemeyen vücutları , bu sindirim sürecini yapamadığı için dışarıda fabrikada sindirime gereksinim duymadan şekere dönebilecek biçimde üretilen tatlı ve hamur işi besinleri istemeye başlamıştır. Karbonhidrat düşkünleri,eğer bir süre tertipli beslenirse ve tatlı – hamur işi besinlerden uzak dururlarsa, yiyecekler sindirimi düzeldiği için bu istekleri de azalacaktır.
Çok çalışkan ve işkolik olanlar : Bu kişilikteki şahıslar için iş o kadar değerlidir ki, sabah bir kesim simit yahut azıcık bir tost güya akşama kadar vücutlarına kâfi de artar. Bu şekil sıhhatsiz bir beslenme yüzünden akşam hayli acıkmış olurlar, önlerine ne gelirse yemeye çalışırlar. daha sonra da niye ben akşam yemek yemeden duramıyorum diye düşünürler. Kendilerini düzgün beslemedikleri için şişmanlık onların yazgısıdır Bu gruptakiler ‘‘ben yemiyorum ki ,niçin şişmanım’’ diye yakınırlar. Aslında yemedikleri için vücutlarına düzgün bakamadıkları için şişman olduklarına bir türlü inanamazlar. Tek muhtaçlıkları, evvel kendi vücutları ve vücutlarının gereksinimleridir. Konu bahis vücudumuz ve sağlığımızsa gerisi teferruattır.
Sabırsızlar: Bu tip kişiliğe sahip olanlar kilo vermek konusunda da hayli sabırsızdırlar. Onlar için yemedikleri vakit kiloların çabucak gitmesi gerekir. Her sabah aç karına tüm giysilerini çıkarıp tartılırlar. Giydikleri çorabı bile çıkarıp o denli tartılılar ki tam gramı nazaranbilsinler. Sabah kahvaltı yapmamak onlar için 500 gr kayıp, öğle yemedikleri yemek 1 kilo kayıptır. bu biçimde bir performansla haftada 10 kilo hedeflerler. Lakin ne yazık ki haftaları pazartesi sabah başlar ve en geç salı öğle biter. bu biçimdece 10 kilo gayelerine ulaşamazlar üstelik hayli aç oldukları için bin bir zahmet ile verdikleri 1-2 kiloyu da fazlası ile geri alırlar. Bu kişiliğe sahip olanlara teklifimiz atladıkları er öğünün ödemedikleri bir fatura olduğunu unutmamaları ve bu faturaları eninde sonunda ödemek zorunda kalacaklarını hatırlamaları. Sağlıklı ve sistemli beslenmek vücudu güçlendirir ve obeziteyi yenebilmesini sağlar.
Kararsızlar: Bu kümeye dahil olan şahıslar bir türlü ne yapacağına karar veremezler, 1-2 gün diyet yaparlar. Biraz kilo vermeye başlayınca heveslenip spora başlarlar. Sporu abarttıkları için daha fazlaca acıkırlar. Daha epey acıktıklarında nasıl olsa spor yapıyorum diye yemeye başlarlar. Diyeti bırakıp spora devam ederler. vakit içinde sporu da devam ettiremezler ve daha epeyce kilo almış olarak hayatlarına devam ederler. Bu gruptakilere teklifimiz hiç bir spor yediklerinizi eritemez. Sporu sindirim sistemini daha güzel çalıştırmak için yapın. özetlemek gerekirse spor harcamak için değil sindirimi güçlendirmek için yapılmalı ve özellikler gece hiç bir şey yemedilk evvel epeyce yorulmadan yapılmalıdır.
Abur cubur ve hazır emek yiyicileri: Her yemedikleri öğünde kar ettiklerini düşünürler, ancak ortada yedikleri abur cuburu hiç hesaba katmazlar. Genelde hoş besleyici bir yemek yemek yerine, daha kolay ulaşabilecekleri ve karbonhidrat oranı epeyce olan hazır yemekleri tercih ederler. Nizamlı beslenemedikleri için kendilerince hiç bir şey yemedikleri biçimde, bir türlü kilolarından kurtulamazlar. Bu gruptakiler düzenli beslenmeye geçmeli , kesinlikle sabah kahvaltı ve öğlen yemeğini yemeleridir. bu biçimdece vakit içinde abur cubur istekleri azalır ve daha güzel beslendikleri için vücutları gücenir kilo sorunundan kurtulurlar.
Hibya Haber Ajansı
Tembel ve uyuşuklar : Bu çeşit kişilikte olanlar genelde hazıra düşkünlerdir. Sağlıklı ve düzgün beslenemezler.En kolay yoldan tok hissetmeye çalışırlar. Bu kadar berbat beslendikleri biçimde, aldıkları bir zayıflama ilacının onları zayıflatacağına ve her şeyi yoluna koyacağına inanırlar. Bu kişilikte olanların en başta bu biçimde bir zayıflama mucizesi olmadığını anlamaları gerekir. Vücudumuzu düzgün beslemezsek, ona gereksinimi olan protein, yağ ve vitamin mineralleri vermezsek, vücudumuzun ülkü yapısına geri dönemeyeceğini ve ötürüsı ile zayıflayamayacağını öğretmek gerekir. Zayıflamanın, aç kalarak değil sistemli ve besleyici besinler ile olabileceğini bilmeliler.
Karbonhidrat meczubu olanlar: Bu kümeye dahil olanlar karbonhidrat yemeden yapamazlar, ya tatlı, ya ekmek, ya hamur işi yiyecekler yahut meyve yemek isterler. Öbür türlü keyifli olmaları mümkün değildir. Aslında bu kümeye dahil olanlar bebekken mamalarını çok hoş yiyerek büyümüşlerdir. O dönemde mamalarını yiyerek büyüyebildiklerine bakılırsa sindirim sistemlerinin yardımı ile mamalarının içerisindeki karbonhidratları proteinleri ve yağları sindirebilmişler demektir. O devirde şeker istemeyen vücutları , bu sindirim sürecini yapamadığı için dışarıda fabrikada sindirime gereksinim duymadan şekere dönebilecek biçimde üretilen tatlı ve hamur işi besinleri istemeye başlamıştır. Karbonhidrat düşkünleri,eğer bir süre tertipli beslenirse ve tatlı – hamur işi besinlerden uzak dururlarsa, yiyecekler sindirimi düzeldiği için bu istekleri de azalacaktır.
Çok çalışkan ve işkolik olanlar : Bu kişilikteki şahıslar için iş o kadar değerlidir ki, sabah bir kesim simit yahut azıcık bir tost güya akşama kadar vücutlarına kâfi de artar. Bu şekil sıhhatsiz bir beslenme yüzünden akşam hayli acıkmış olurlar, önlerine ne gelirse yemeye çalışırlar. daha sonra da niye ben akşam yemek yemeden duramıyorum diye düşünürler. Kendilerini düzgün beslemedikleri için şişmanlık onların yazgısıdır Bu gruptakiler ‘‘ben yemiyorum ki ,niçin şişmanım’’ diye yakınırlar. Aslında yemedikleri için vücutlarına düzgün bakamadıkları için şişman olduklarına bir türlü inanamazlar. Tek muhtaçlıkları, evvel kendi vücutları ve vücutlarının gereksinimleridir. Konu bahis vücudumuz ve sağlığımızsa gerisi teferruattır.
Sabırsızlar: Bu tip kişiliğe sahip olanlar kilo vermek konusunda da hayli sabırsızdırlar. Onlar için yemedikleri vakit kiloların çabucak gitmesi gerekir. Her sabah aç karına tüm giysilerini çıkarıp tartılırlar. Giydikleri çorabı bile çıkarıp o denli tartılılar ki tam gramı nazaranbilsinler. Sabah kahvaltı yapmamak onlar için 500 gr kayıp, öğle yemedikleri yemek 1 kilo kayıptır. bu biçimde bir performansla haftada 10 kilo hedeflerler. Lakin ne yazık ki haftaları pazartesi sabah başlar ve en geç salı öğle biter. bu biçimdece 10 kilo gayelerine ulaşamazlar üstelik hayli aç oldukları için bin bir zahmet ile verdikleri 1-2 kiloyu da fazlası ile geri alırlar. Bu kişiliğe sahip olanlara teklifimiz atladıkları er öğünün ödemedikleri bir fatura olduğunu unutmamaları ve bu faturaları eninde sonunda ödemek zorunda kalacaklarını hatırlamaları. Sağlıklı ve sistemli beslenmek vücudu güçlendirir ve obeziteyi yenebilmesini sağlar.
Kararsızlar: Bu kümeye dahil olan şahıslar bir türlü ne yapacağına karar veremezler, 1-2 gün diyet yaparlar. Biraz kilo vermeye başlayınca heveslenip spora başlarlar. Sporu abarttıkları için daha fazlaca acıkırlar. Daha epey acıktıklarında nasıl olsa spor yapıyorum diye yemeye başlarlar. Diyeti bırakıp spora devam ederler. vakit içinde sporu da devam ettiremezler ve daha epeyce kilo almış olarak hayatlarına devam ederler. Bu gruptakilere teklifimiz hiç bir spor yediklerinizi eritemez. Sporu sindirim sistemini daha güzel çalıştırmak için yapın. özetlemek gerekirse spor harcamak için değil sindirimi güçlendirmek için yapılmalı ve özellikler gece hiç bir şey yemedilk evvel epeyce yorulmadan yapılmalıdır.
Abur cubur ve hazır emek yiyicileri: Her yemedikleri öğünde kar ettiklerini düşünürler, ancak ortada yedikleri abur cuburu hiç hesaba katmazlar. Genelde hoş besleyici bir yemek yemek yerine, daha kolay ulaşabilecekleri ve karbonhidrat oranı epeyce olan hazır yemekleri tercih ederler. Nizamlı beslenemedikleri için kendilerince hiç bir şey yemedikleri biçimde, bir türlü kilolarından kurtulamazlar. Bu gruptakiler düzenli beslenmeye geçmeli , kesinlikle sabah kahvaltı ve öğlen yemeğini yemeleridir. bu biçimdece vakit içinde abur cubur istekleri azalır ve daha güzel beslendikleri için vücutları gücenir kilo sorunundan kurtulurlar.
Hibya Haber Ajansı