Kendisini seyrederken epeyce zevk almadığını belirten Ayşen İnci, “Tiyatrodan gelen bir alışkanlık var. 1.5 ay prova yapıp, en yeterlisi olana kadar çabalıyoruz. Dizilerde bilhassa hiç bu biçimde bir bahtımız yok. Gündüz çekiyorsun, akşam ezberliyorsun, sonraki gün çekiyorsun. vakit içinde yarışıyoruz. Ben daha yeterli oynayabileceğimi biliyorum ancak bu biçimde bir şey yok. Vakit yalnızca sıkı bir ezber yapmaya yetiyor. Seyrederken de ‘ben bunu daha âlâ oynardım’ diyorum. O denli kendine epey aşık bir oyuncu değilim” dedi.
“YOLDA YÜRÜYEMEZ HALE GELDİM”
Uzun yıllar ‘Sihirli Annem’ dizisinde ‘Periliçe’ karakterini canlandıran oyuncu, “Aradılar ‘Bir rol var, inanılmaz yakışacaksın. Gökte uçuyorsun, sihir yapıyorsun. Biri insanken köpek oluyor’ dediler. ‘Ne kadar saçma sapan bir iş’ diyorum lakin kıramadım. İçimden de ‘Nasıl olsa kimse izlemiyordur’ diyorum. O ortada benim oyunum var. hiç bir biçimde televizyon izleyemiyorum, daima tiyatrodayım. ‘her neyse kırmayayım nasıl olsa kimse izlemiyordur’ dedim. daha sonrasında yolda yürüyemez hale geldim. Düzgün ki de oynamışım. Kucağında çocuk var, ‘Ben sizle büyüdüm’ diyor. Dayanılmaz bir şey” tabirlerini kullandı.
“ERKEKLER ÇOK ŞANSLI”
Muhakkak bir yaşa gelmiş oyunculara gereğince rol verilmediğini dila getiren sanatçı, “Hele ki hanımlara rol verilmiyor, erkekler fazlaca şanslı. Yaşını başını almış, torunu yaşındaki hanımlarla oynayabiliyorlar, sevgili oynayabiliyorlar. bayanın hiç o denli bir bahtı yok. Klasik anneanne, babaanne rollerine, derinliği olmayan roller. elbette ki ben anneanne babaanne oynayacağım, ben bunu kabulleniyorum. Fakat hiç şayet olmazsa o rollerin derinliği olsun. Bu yüzden Helen Miller’ı kıskanıyorum, Judi Dench’i kıskanıyorum. Bu yaşlarında bile bu kadar hoş roller oynuyorlar. Niçin biz oynayamıyoruz? Bu kadar tecrübemiz var. Senaryolar yazılsın. Ne kadar yetenekli oyuncularımız var” halinde konuştu.
“BAZILARI KENDİNE GELEMİYORLAR”
Canlandırdığı karakterleri konutuna gelen konuğu üzere kabul ettiğini tabir eden Ayşen İnci, “Oynadığım her karakteri benim hayal dünyama, ruhuma, vücuduma konuk gelen konuklar üzere görüyorum. O yüzden bu işler bitince hayli fazla tesirinde kalmam. Kimileri kendilerine gelemiyorlar, bu biçimde bir şey yok! Onlar bana konuk geliyorlar, daha sonra diğer konuklar. Benim için orada değerli olan değişik konukların gelmesi. bu biçimdece farklı hisler deneyimleyeyim, onlardan diğer şeyler öğreneyim. Daima birebir şey geldiği vakit olmuyor, yine olmasın istiyorum lakin yenidendan da kaçamıyorum” yorumunda bulundu.
“YOLDA YÜRÜYEMEZ HALE GELDİM”
Uzun yıllar ‘Sihirli Annem’ dizisinde ‘Periliçe’ karakterini canlandıran oyuncu, “Aradılar ‘Bir rol var, inanılmaz yakışacaksın. Gökte uçuyorsun, sihir yapıyorsun. Biri insanken köpek oluyor’ dediler. ‘Ne kadar saçma sapan bir iş’ diyorum lakin kıramadım. İçimden de ‘Nasıl olsa kimse izlemiyordur’ diyorum. O ortada benim oyunum var. hiç bir biçimde televizyon izleyemiyorum, daima tiyatrodayım. ‘her neyse kırmayayım nasıl olsa kimse izlemiyordur’ dedim. daha sonrasında yolda yürüyemez hale geldim. Düzgün ki de oynamışım. Kucağında çocuk var, ‘Ben sizle büyüdüm’ diyor. Dayanılmaz bir şey” tabirlerini kullandı.
“ERKEKLER ÇOK ŞANSLI”
Muhakkak bir yaşa gelmiş oyunculara gereğince rol verilmediğini dila getiren sanatçı, “Hele ki hanımlara rol verilmiyor, erkekler fazlaca şanslı. Yaşını başını almış, torunu yaşındaki hanımlarla oynayabiliyorlar, sevgili oynayabiliyorlar. bayanın hiç o denli bir bahtı yok. Klasik anneanne, babaanne rollerine, derinliği olmayan roller. elbette ki ben anneanne babaanne oynayacağım, ben bunu kabulleniyorum. Fakat hiç şayet olmazsa o rollerin derinliği olsun. Bu yüzden Helen Miller’ı kıskanıyorum, Judi Dench’i kıskanıyorum. Bu yaşlarında bile bu kadar hoş roller oynuyorlar. Niçin biz oynayamıyoruz? Bu kadar tecrübemiz var. Senaryolar yazılsın. Ne kadar yetenekli oyuncularımız var” halinde konuştu.
“BAZILARI KENDİNE GELEMİYORLAR”
Canlandırdığı karakterleri konutuna gelen konuğu üzere kabul ettiğini tabir eden Ayşen İnci, “Oynadığım her karakteri benim hayal dünyama, ruhuma, vücuduma konuk gelen konuklar üzere görüyorum. O yüzden bu işler bitince hayli fazla tesirinde kalmam. Kimileri kendilerine gelemiyorlar, bu biçimde bir şey yok! Onlar bana konuk geliyorlar, daha sonra diğer konuklar. Benim için orada değerli olan değişik konukların gelmesi. bu biçimdece farklı hisler deneyimleyeyim, onlardan diğer şeyler öğreneyim. Daima birebir şey geldiği vakit olmuyor, yine olmasın istiyorum lakin yenidendan da kaçamıyorum” yorumunda bulundu.